Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20721 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 4720 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: İstanbul 11. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 08/10/2010NUMARASI: 2010/946-2010/2061Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Mahkemece, yüze karşı verilen kısa kararda, "İİK'nun 170/4. maddesi gereğince %20 oranında tazminatın ve %10 oranında para cezasının davalıdan tahsiline "karar verilmesine karşın, gerekçeli kararda "İİK'nun 170/4. maddesi koşuları oluşmadığından davacının tazminat talebinin reddine "hükmedilmek suretiyle kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır. T.C. Anayasası, yargılamada aleniyet ilkesini benimsemiştir. Bu nedenle, yargılama açık olarak yapılacak ve yargılama sonunda verilen karar HMK'nun 294. maddesi hükmü gereği açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde açıkça belirtilecektir. HMK'nun 298/2. maddesi gereğince, sonradan yazılacak gerekçeli kararın da verilen kısa karara uygun olması gerekir. Bu nedenle mahkeme hükmü tek olduğundan ve kısa kararla ayın sonuçları taşıyacağından kısa karar ve gerekçeli karar arasında çelişki halinde ortada yasaya uygun bir hükmün varlığından söz edilemez. Nitekim, Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulu'nun 10.04.1992 tarih 7/4. sayılı kararında kısa kararla gerekçeli kararın çelişik bulunmasının bozma nedeni sayılacağının belirtilmiş bulunmasına göre, mahkemece yapılacak iş, önceki kararlar ile bağlı olmaksızın çelişkinin giderilmesi için vicdani kanaatine göre yeni bir karar vermekten ibarettir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 31/10/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.