Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 2072 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 16380 - Esas Yıl 2011
MAHKEMESİ: Eskişehir 3. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 14/04/2011NUMARASI: 2011/179-2011/407Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Sair temyiz itirazlan yerinde değil ise de; TTK' nun 688/6. maddesi gereğince senette tanzim yerinin yazılı olması gereklidir. Aynı Kanun'un 689/son maddesine göre ise, tanzim edildiği gösterilmeyen bir bononun, tanzim edenin ad ve soyadı yanında yazılı olan yerde tanzim edilmiş sayılacağı hükme bağlanmıştır. Tanzim yeri olarak idari birim adı (kent, ilçe, bucak, köy gibi) yazılması yeterli olup, ayrıca adres gösterilmesi zorunlu bulunmamaktadır. Somut olayda, borçlu aleyhinde başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile ilamsız takip dayanağ 20.05.2008 vade tarihli ve 650,00 YTL bedelli bonoda TTK'nun 688/6. maddesi uyarınca tanzim yeri bulunmadığı gibi, aynı Kanun'un 689/son maddesine uygun biçimde bonoyu tanzim eden borçlu ad ve soyadı yanında yazılı bir idari birim adının da bulunmadığı, ancak 01.06.2007 vade tarihli bonoda keşideci adresinin "Eskişehir", diğer bonolarda ise, "Muttalip Beldesi" olarak yazılı olduğu görülmektedir. Yine İİK'nun 168/5. maddesi h??kmünce zaman aşımı itirazının ödeme emri tebliği tarihinden itibaren beş gün içinde yapılması zorunlu olup, borçlunun bu itirazını icra mahkemesine süresi içinde sunmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece 20.05.2008 vade tarihli tanzim yeri olmadığından TTK'nun 688/6. maddesi gereğince kambiyo senedi vasfında bulunmayan bonoya ilişkin takibin İİK'nun 170/a maddesi gereğince iptaline, diğer bonolar yönünde ise, vasıflarının tam olduğu nazara alınarak borçlunun faize itirazının incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde tüm bonolara ilişkin olarak itirazın kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 06/02/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.