Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20678 - Karar Yıl 2006 / Esas No : 17699 - Esas Yıl 2006





MAHKEMESİ: Akçaabat İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 30/11/2005NUMARASI: 2004/62-62Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Sair temyiz itirazları yerinde değildir.İcra takibi ilam niteliğindeki belgeye dayalı olduğu için borçlunun imza itirazının incelenmesine olanak bulunmamaktadır. Buna rağmen mahkemece anılan konudaki itiraz nedeniyle bilirkişi incelemesi yapılması ile sonuca gidilmesi yasaya aykırı ise de bu istek reddedildiğinden anılan bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.Ancak borçlunun faize yönelik itirazı hakkında mahkemece bir inceleme yapılmadığı görülmektedir.Faize faiz yürütülmesi Borçlar Kanunu’nun 104/son maddesi gereğince mümkün değildir. Ancak 3095 sayılı Kanunun 3.maddesinde kanuni faiz ve temerrüt faizi hesaplanırken mürekkep faiz yürütülemeyeceği, bu konuya ilişkin Türk Ticaret Kanunu hükümlerinin saklı olduğu belirtilmiştir. T.T.K.’nun ticari işlerde faiz serbestisini ve mürekkep faizi düzenleyen ticari işlerde faiz başlıklı 8.maddesinin 3.fıkrasında ise bu ödünç para verme işleri bankalar, tasarruf sandıkları ve tarım kredi kooperatifleri hakkında hususi hükümlerin saklı bulunduğu belirtilmiştir. Somut olayda taraflar arasında imzalanan borç senedinde mürekkep faiz yürütüleceği kabul edilmişse de alacaklı kooperatifin bağlı bulunduğu tarım kredi kooperatifleri merkez birliği Kanundan doğan bu yetkisini kullanarak kooperatif ortakları lehine değişik tarihlerde genelgeler yayınlayarak sözleşme dışında bir hesaplama yöntemi benimsemiş ve bu genelgeler ortaklar tarafından kabul edilmiş ve uygulama bu şekilde sürüp gitmiştir. Yetkili merciin yetkisi dahilinde yürürlüğe koyduğu bu genelgelerin öncelikle uygulanmasında zaruret vardır. Takibe dayanak senetlerde borcun yazıldığı tarihten itibaren yıl sonunda ve ayrıca yılbaşından vade tarihine kadar geçen günler için faiz oranlarındaki artışlar ve genelgelerdeki belirlenen esaslar nazara alınarak faiz miktarının hesaplanması ve kapitalize edilmesi suretiyle faiz alacağı belirlenmelidir. Mahkemece yukarıda öngörülen kurallara uygun olarak uzman bilirkişiden rapor alınıp sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı şeklide hüküm tesisi isabetsizdir.HGK.6.6.2001 T.ve 2001/12-445 E.474 K.)SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 7.11.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.