Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20657 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17322 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Dursunbey İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 29/01/2014NUMARASI : 2013/12-2014/6 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi.... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Takibe konu çekin ibraz süresinin bitim tarihi 6273 Sayılı Yasa'nın yürürlüğe girmesinden önce olduğundan, 6 aylık zamanaşımı süresine tabidir. Bu nedenle sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; İİK'nun 38. maddesine göre, icra dairesindeki kefaletler, ilam mahiyetini haiz belgelerden olup, ilamların icrası hakkındaki hükümlere tabidir. İİK.nun 39. maddesine göre de ilama müstenit takip, son muamele tarihi üzerinden on sene geçmekle zamanaşımına uğrar. İcra kefillerinin taahhüdü kambiyo taahhüdü niteliğinde bulunmadığından, onlar hakkında uygulanacak zamanaşımı süresi TTK'na göre değil İİK hükümlerine göre belirlenir. İcra kefilinin borcu icra kefaletinden kaynaklandığı, icra kefaletinin ise İİK'nun 38. maddesinde belirtilen ilam niteliğinde bulunduğu için, bu gibi hallerde İİK'nun 39. maddesinde belirtilen 10 yıllık zamanaşımının uygulanması gerekir. Somut olayda Tuba Balaban’ın üçüncü kişi olarak 06/11/2009 tarihli haciz sırasında icra kefili olmak istediğini beyan ettiği, bu talebin kabul edilerek kendisine 10/12/2009 tarihinde icra emrinin tebliğ edildiği, İİK'nun 38. ve 39. maddeleri gereğince takip dosyasında son işlemin yapıldığı 17/03/2010 tarihinden itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolmamış olduğu görülmüştür. O halde, mahkemece borçlulardan icra kefili Tuba Balaban yönünden zamanaşımı şikayetinin reddi gerekirken yanılgılı değerlendirme ve yazılı gerekçeyle şikayetin kabulü ile icranın geri bırakılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/09/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.