MAHKEMESİ: İstanbul 14. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 06/12/2010NUMARASI: 2009/642-2010/603Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu M.N.İ tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlu M.N.İ hakkında 18.03.2009 keşide tarihli çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip yapılmıştır. 10 örnek ödeme emrinin tebliğ edilmesinden sonra borçlunun süresinde icra mahkemesine başvurduğu ve çekteki ciro imzasına karşı çıktığı görülmektedir. Yaptırılan Adli Tıp incelemesinde, takip dayanağı çekin arka yüzündeki M.N.İ isim yazısının M.N.İ 'nin eli ürünü olduğu, M.N.İ isim yazısı altındaki ciro imzasının (keşideci şirket ortaklarından) M.N.İ 'nin eli ürünü olduğu anlaşılmıştır. Mahkemece anılan rapor esas alınarak, isim ve soyadı yazılmak suretiyle de imza atılması mümkün bulunduğundan ve çek arkasındaki M.N.İ yazısının M.N.i 'ye ait olup, bu şahsın ismini yazmak suretiyle imzaladığı kabul edilmiş ve M.N.İ 'nin imzaya itirazının reddine karar verilmiştir. BK.nun 14. maddesi (imza, üzerine borç alan kimsenin el yazısı olması lazımdır) düzenlenmesini getirmiştir. El yazısı ile atılacak imzanın ne şekilde olacağı konusunda ayrı bir şekil şartı yoktur. Kişi, kendisine özgü, belirli karakteri içeren sembolleri göstererek imza atabileceği gibi ad ve soyadını yazmak suretiyle de imza atabilir. Ancak kişi, bu şekilde karakterleri ve sembolleri kullanırken veya ad veya soyadını yazarken imza atmayı amaç edinmelidir. Bu husus kişinin uygulamada hangi imza şeklini benimsediğinin tespiti ile anlaşılabilir. O halde mahkemece davanın niteliği gözetildiğinde ispat külfetinin alacaklıya ait olduğu düşünülerek borçlu M.N.İ 'nin ad ve soyadını yazmak suretiyle imza atmak şeklinde bir uygulaması olup olmadığı tespit edilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Borçlu M.N.İ 'nin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 25/10/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.