MAHKEMESİ : Ankara 3. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 21/04/2014NUMARASI : 2014/349-2014/337 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi .... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu aleyhinde iki ayrı bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, gönderilen örnek 10 ödeme emrine karşı borçlunun icra mahkemesindeki itirazında, takibe konu 55.000 TL bedelli bonoda ne keşideci ne de ciranta sıfatı ile ismi ve imzası olmadığını, borcunun bulunmadığını ileri sürerek takibin iptalini ve %20 oranında icra ve inkar tazminatı verilmesini talep etmiş, mahkemece, bu bono yönünden itirazın kabulü ile takibin iptaline karar verilmiş, ancak tazminat talebi reddedilmiştir. Borçlunun takip konusu çeklerde keşideci ve ciranta sıfatı ile isim ve imzasının olmadığı itirazı İİK.nun 169/a maddesinde düzenlenen borca itiraz niteliğinde olup, borca itirazın kabulü halinde aynı maddenin 6. fıkrası uyarınca borçlu lehine kötüniyet tazminatı verilmesi gerekir, zira alacaklı takip konusu bonoda lehtar konumunda iken borçlu senedi imzalayan kefildir. Alacaklı senet imzalanırken borçlunun senette imzası olup olmadığını basiretli bir tacir gibi davranıp denetlemek zorunda olup imzasının olmadığını bilebilecek durumdadır. Buna rağmen takip yapıyorsa kötüniyetlidir. Bu durumda mahkemece, borçlunun tazminat talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddedilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/09/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.