Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20506 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 7533 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ : Bodrum İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 24/11/2009NUMARASI : 2009/563-2009/620Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlu E.A. ve A. K. aleyhinde, keşideci isminin E. A.olarak yazılı bulunduğu bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu takip başlatılmıştır.E. A., 103 davetiyesinin 22.07.2009 tarihinde tebliği üzerine, takipten bu tebliğat ile haberdar olduğunu, ödeme emri tebliğinin usulsüz yapıldığını, bononun keşide tarihinin sonradan doldurulduğunu, bu bonodan dolayı sadece 28.000 YTL borcunun olduğunu, bunun 27.000 YTL'sinin alacaklıya ödendiğini, 1.000. YTL borcu kaldığını, faizin fahiş talep edildiğini, alacaklı ile borçlu isimlerinin bonodakinden farklı yazıldığını ileri sürerek, gecikmiş itirazlarının kabulü ile takibin iptalini talep etmiştir.Mahkemece, bonodaki borçlu isminin E. A., alacaklı isminin Ö. D.yazılı olduğu halde, takibi Ö.B.in, E.A.'a karşı yaptığı, Ö. B.'in alacaklı, E.A.'ın da borçlu sıfatının bulunmadığı gerekçesiyle takibin iptaline karar verilmiştir.HUMK'nun 76. maddesine göre hukuki tavsif hakime aittir. Borçlu E. A.'a gönderilen örnek 10 numaralı ödeme emri 7201 sayılı Tebligat Kanunun 21. maddesine göre tebliğ edilmiş ise de, Tebligat Tüzüğünün 28.maddesinde belirtilen ilgililerden borçlunun nereye gittiği tesbit edilip mazbataya şerh edilmediğinden tebligat usulsüzdür. Mahkemece usulsüz tebligat iddiası incelenerek, öğrenme tarihinin tesbitiyle başvurunun süresinde olması halinde (borçlunun imzaya ve borçlu sıfatına itiraz etmediği, senetteki hukuki ilişkiyi kabul ettiği de nazara alınarak) borcun 27.000.YTL.sinin alacaklıya ödendiği iddiası ile faize itiraz incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle takibin iptaline karar verilmesi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 21.09.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.