Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20207 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 16006 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlu vekili icra mahkemesine başvurusunda, ihalenin feshi sebebi olarak bildirdiği sair iddialarının yanı sıra müvekkiline yapılan satış ilanı tebliğ işleminin usulsüz olduğunu da ileri sürerek ihalenin feshini talep etmiş, mahkemece, şikayetin reddine karar verilmiştir. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 17. maddesine göre; bir yerde devamlı olarak meslek veya sanatını icra edenler o yerde bulunmadıkları takdirde, tebliğ o yerdeki daimi memur veya müstahdemlerden birine yapılır. Borçlunun geçici olarak o yerde bulunmadığının tespiti halinde, tebligatın o yerde bulunan yukarıda sayılan kişilere yapılması gerekir. Tebligat Kanunu’nun 17. ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 26. maddesi gereğince, ilgilinin o yerde geçici olarak bulunmadığı hususu tesbit edilerek, tebligat mazbatasına şerh edilmelidir. Bu şerh hususunun yerine getirilmemesi tebligatı usulsüz kılar. Somut olayda, satış ilanı, şikayetçi borçluya “Yanında çalışan daimi işçisi ...'a tebliğ edildi.” şerhi ile tebliğ edilmiştir. Muhatabın adreste bulunup bulunmadığı hususu tespit edilmediğinden satış ilanı tebligatı bu haliyle usulsüzdür. İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde; mahkemece, şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.