Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 2017 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 24979 - Esas Yıl 2012
MAHKEMESİ: İstanbul 20. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 12/06/2012NUMARASI: 2012/127-2012/623Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :İİK'nun 71/2. maddesinde "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, 33/a maddesi hükmü kıyasen uygulanır" hükmü yer almakta, aynı kanunun 33/a-l. maddesinde ise "İlamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir" düzenlemesine yer verilmiştir. Borçlunun takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin olarak İİK'nun 71/2 ve 33/a maddelerine dayanan zamanaşımı şikayetinin incelenmesi, bu şikayetin belli bir süre içinde ileri sürülmesi koşuluna bağlı değildir (HGK'nun 04.11.1998 tarih ve 1998/12-763E., 1998/799K.sayılı kararı). Borçlar Kanunu'nun 133. maddesine göre daha özel nitelikte olan TTK'nun 730/18 maddesi gereğince çekler hakkında da uygulanması gereken aynı kanunun 662. maddesinde, zamanaşımının hangi sebeplerle kesileceği sınırlı bir şekilde açıklanmıştır.Somut olayda ibraz süresinin bitim tarihi itibariyle 6 aylık zamanaşımı süresinin geçerli olduğu, icra müdürlüğüne yapılan taleplerde vürut (dosyaya giriş) tarihi yoksa icra müdürünün havale tarihi esas alınmakta olup; her ne kadar dosyadaki son işlemde alacaklı vekili talebinin altında 20.10.2011 tarihi yazıyor ise de, bu tarih değil, icra müdürlüğünce talep doğrultusunda karar verilen 27.10.2011 tarihinin esas alınacağı bu durumda TTK'nun 726. maddesindeki yazılı altı aylık çek zamanaşımı süresinin geçtiği görülmektedir.O halde mahkemece, İİK'nun I70/b maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı kanunun 71/son ve 33/a maddeleri gereğince icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/01/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.