MAHKEMESİ: İnebolu İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 16/06/2011NUMARASI: 2011/28-2011/30Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlu hakkında bonolara dayalı olarak yapılan takibin kesinleşmesi üzerine, borçlu A. U.adına kayıtlı .ada . parsel . nolu bağımsız bölüm olan taşınmazın ½ payı üzerine 22.02.2011 tarihinde haciz konulmuştur. Şikayetçi İ.E.S. Y.ve D.V.temsilcisi, taşınmazın İnebolu Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2009/193 esas ve 2010/209 karar sayılı kararı ile davacı vakfa tahsis edildiğini, bu kararın 31.12.2010 tarihinde kesinleştiğini, karardan sonra konulan haczin kaldırılmasını talep etmiştir. Her ne kadar İnebolu Asliye Hukuk Mahkemesince 13.07.2010 tarihli ihtiyati tedbir kararı ("SATILAMAZ ŞERHİ") verilip tapuya bildirilmiş ise de; bu tedbirler ayrıca bir açıklık içermediği sürece tapuda yapılacak iradi devirleri engelleyip, icraca konulacak hacze engel teşkil etmez. İcra müdürü haciz işlemini yaparken (haciz tarihinde), taşınmazın borçlu adına kayıtlı olması zorunlu ve yeterlidir. Böyle olduğu takdirde icra müdürünün haciz işleminde bir usulsüzlük bulunmadığı sonucuna varılmalıdır.(HGK.nun 13.6.2001 tarih, 2001/12-461 E. - 2001/516 K.) Asliye Hukuk Mahkemesince taşınmaz hacizden evvel 3. kişi vakıf adına tahsis edilmiş olsa da; bu mahkeme kararı taşınmazın vakıf adına tapuya tesciline engel değil ise de, hacizden önce kesinleşen tahsis kararının tapuya her zaman şerh edilmesi mümkün olduğundan taşınmazın bu şerhle haczedilebileceğinin ve bu şerhle satılacağının kabulü gerekir. Bu hali ile haczin kaldırılması isteminin reddi gerekirken kabulü isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 20.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.