Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 19495 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 15871 - Esas Yıl 2007





MAHKEMESİ: Karacabey İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 04/06/2007NUMARASI: 2007/36-2007/57Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :İİK.nun 82/4. maddesi gereğince (Borçlu çiftçi ise kendisinin ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazi) haczedilemez. Ne miktar arazinin borçlu ve ailesinin geçimini karşılayabileceği hususunun bilirkişi aracılığıyla saptanması gerekir.Yerleşik Yargıtay uygulamasına göre borçlunun (asıl uğraşının) ziraat ve çiftçilik olup olmadığı hususu da araştırılmalıdır. Mahkemece yapılan incelemede şikayetçinin çiftçilik belgesi bulunduğu ve ziraatçilikle uğraştığı tespit edilmekle beraber adı geçenin murisinden intikal eden payın kardeşi tarafından kullanıldığı ve karşılığında şikayetçiye bir bedel ödenmediği gerekçe gösterilmiş ve arazilerle ilgili haczedilmezlik şikayeti reddedilmiştir.Mahkeme kararının gerekçesinde şikayetçinin kiralama yöntemi ile çiftçilik yaptığının kabul edildiği görülmektedir. Bilirkişi incelemesi sonucunda paya isabet eden bedelin borçlunun ve ailesinin geçinmesi için zaruri olan miktarı karşılamadığı da anlaş??lmaktadır. Çiftçi olan borçlunun geçimi için kiralama yöntemini seçmiş olması, murisinden intikal eden pay hakkında haczedilmezlik şikayetinde bulunmasını engellemez. Hatta yine yerleşik Yargıtay Uygulamasına göre (Başlıca meşgalesi ziraat ve çiftçilik olan bir kişinin, bu suretle sağladığı kazancın yeterli olmaması halinde yan gelir temini maksadıyla başka işler yapmasının) dahi çiftçinin haczedilmezlik şikayetine engel olmadığı kabul edilmektedir. Bu nedenle akrabalık ilişkisi nedeniyle muristen intikal edip henüz paylaşılmayan taşınmazlar için bunu kullanan kardeşinden bedel alınmamış olması da, bu şikayetin ileri sürülmesine mani değildir.O halde şikayetin muristen intikal eden paylara yönelik bölümünde kabulü gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 25.10.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.