MAHKEMESİ: İstanbul 8. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 04/10/2010NUMARASI: 2010/1995-2010/1898Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı vekilinin, 04/02/2010 tarihli belgenin ilam niteliğinde olduğundan borçluya icra emri gönderilmesi talebinin icra müdürlüğü tarafından reddedildiğinden bahisle 03/08/2010 tarihli işlemin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, dayanak belgenin noterden düzenlenmiş olmasına rağmen sözleşme niteliği taşıdığı ve taraflara çeşitli sorumluluklar yüklemesi nedeniyle ilam olarak kabul edilemeyeceği gerekçesi ile istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.İİK.nun 38.maddesi gereğince, para borcu ikrarını havi re'sen tanzim edilen noter senetleri, ilamların icrası hakkındaki hükümlere tabidir. Diğer bir ifade ile, para borcu ikrarını içeren düzenleme şeklindeki noter senetleri ilam niteliğindedir. Ancak, bu senetlerin ilam sayılabilmeleri için, öncelikle noterce düzenleme şeklinde yapılmaları ve kayıtsız şartsız bir para borcu ikrarını içermeleri gerekmektedir. Noterce düzenleme şeklinde yapılmasına rağmen iki tarafa borç yükleyen, karşılıklı edimleri içeren bir sözleşme ilam sayılmaz.Somut olayda, alacaklı vekilinin, takip dayanağı olarak, 04/02/2010 tarih ve 3167 yevmiye nolu noter tarafından düzenlenen “düzenleme şeklinde para borcu ikrarını havi senet ve alacağın tasfiyesi sözleşmesi” başlıklı belgeyi ibraz ederek ilamlı takip yapmak istediği, icra müdürlüğünce belgenin iki tarafa borç yükleyen bir sözleşme niteliğinde olması nedeniyle ilam hükmünde kabul edilemeyeceği gerekçesiyle borçluya icra emri gönderilmesi talebinin reddedilerek, örnek (7) ödeme emrinin tebliğe çıkarılmasına karar verildiği görülmektedir.Alacaklı vekilince ibraz edilen noterce düzenlenen dayanak belgenin ikinci maddesinde yer alan, “borçlular ........30/12/2009 tarihi itibariyle 172.238,90-TL borçları bulunduğunu kayıtsız şartsız kabul ve beyan ve ikrar ederler.” şeklindeki ibareden anılan belgenin kayıtsız şartsız bir para borcu ikrarını içerdiği anlaşılmaktadır. Söz konusu belge, iki tarafa karşılıklı edimler yükleyen sözleşme niteliğinde olmayıp, borçlular tarafından ikrar edilen borcun ne şekilde ödeneceğine(borcun tasfiyesine)ilişkindir. Dayanak belge bu haliyle, İİK.nun 38.maddesi anlamında, para borcu ikrarını havi re'sen tanzim edilen noter senedi niteliğindedir.O halde, mahkemece, ilam niteliği taşıyan belgede, borçlu A.A.H.'nun imzası bulunmadığından ( ilam niteliği taşımayan kredi sözleşmesinde müteselsil kefil olarak imzası yer almaktadır.) bu borçlu yönünden istemin reddine, diğer borçlular yönünden ise şikayetin kabulü ile icra müdürlüğü işleminin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile şikayetin tümden reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 06/10/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.