Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 19389 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 3372 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: İstanbul 5. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 29/07/2010NUMARASI: 2009/247-2010/1406Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 35/son maddesi hükmüne göre "...kamu kurum ve kuruluşları ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına ve ticaret sicillerine..." bildirilen adreslere gönderilen tebliğlerin yapılamaması halinde, değiştirilen adres bu yerlere bildirilmediği takdirde, muhataba doğrudan anılan madde gereğince tebligat yapılabilir. Bir başka deyişle daha önce aynı adrese yöntemince tebligat yapılması koşulu aranmaz.Somut olayda borçlunun tapu sicil müdürlüğünden bildirilen S.Köyü adresine gönderilen kıymet takdiri raporunun tebliğine ilişkin tebligat evrakı, bila tebliğ iade olunmuştur. Tapu sicil müdürlüğü kamu kurumu olup, 7201 Sayılı Yasa'nın 35/1.maddesine göre adres değişikliğinin bildirilmesi zorunludur. Yeni adres bildirilmediği takdirde aynı maddenin 2.fıkrası gereğince aynı adrese tebliğ işleminin yapılacağı öngörülmüştür.Tapu sicil müdürlüğüne bildirilen adrese daha önce usulüne uygun tebligat yapılmasa bile 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 35.maddesine göre tebliğ işlemi yapılabilir. Bu durumda borçlunun, kamu kurumu niteliğindeki tapu sicil müdürlüğünce bildirilen adresine gönderilen tebligat, bila tebliğ iade edildiğinden, aynı adreste şikayetçiye Tebligat Kanunu'nun 35.maddesine göre yapılan tebliğ işlemleri usulüne uygundur. Mahkemece, bila tebliğ iade dönen adresin “ Ş.A.Cad. S.A.. Sok, No:8/3 G.K./İ.; tapudan gelen ve Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi gereğince tebligat yapılan adresin ise “S. A.Sok, No:8/3 G. K./İ. olduğu”, buna göre bila tebliğ dönen tebligat parçasında cadde ismi yazılmamış olduğundan tebligatın usulüne uygun olmadığına karar verilmiş ise de, bu kabul biçimi aşırı şekilci bir uygulamaya ve hak kaybına sebebiyet vereceğinden kabulü mümkün değildir.O halde mahkemece yukarıda açıklanan nedenlerle şikayetin reddi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 17/10/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.