MAHKEMESİ: Ankara 6. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 29/10/2010NUMARASI: 2010/676-2010/1069Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Sulakyurt Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 08.09.2008 tarih ve 2006/173 E. 2008/65 K. sayılı boşanma kararına dayalı olarak yapılan takipte ilamda hükmedilen iştirak nafakalarının tahsili istenmiş, borçlu vekili de istenen nafaka miktarının fazla istendiğini, kararın kesinleşmediği, kesinleşmeden talepte bulunulamayacağını ileri sürmüştür. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, takip dayanağı kararın 22.04.2010 tarihinde kesinleştiğini, takip tarihine kadar 2 aylık nafakanın istenebileceği gerekçesiyle istemin kısmen kabulüne karar vermiştir. HUMK'nun 443. maddesine göre, aile ve şahsın hukukuna dair hükümler kesinleşmedikçe infaz istenemez. Bu nevi davalar sonucunda, asıl talebe bağlı olarak kurulmuş sair isteklerin de aynı hukuki akibet ve rejime tabi olması zorunludur.Somut olayda takip dayanağı ilam, mahkemenin de kabulünde olduğu üzere alacaklı tarafından iştirak nafakası ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmiş, Yargıtay 2.Hukuk Dairesi 15.03.2010 tarih ve 2010/1549-4753 sayılı kararında, iştirak nafakasının boşanma ve velayete ilişkin hükmün kesinleşmesinden itibaren geçerli olacağı yazılarak karar onanmıştır. Yukarıda açıklandığı üzere boşanma kararı sadece iştirak nafakası yönünden temyiz edilmiş olduğundan, boşanma hükmü temyiz edilmeyerek mahkemenin gerekçesinde yazılı olanın aksine 22.04.2010 tarihinden önce kesinleştiğinin kabulü gerekir. O halde mahkemece, takip dayağı ilama ilişkin dosya getirtilerek kararın kesinleşme tarihi saptanıp, gerektiğinde bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre karar vermek gerekirken eksik inceleme ile hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 18/10/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.