MAHKEMESİ: Birecik İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 06/04/2010NUMARASI: 2009/41-2010/6Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı İ.H. B. İcra Müdürlüğünün 2009/741 esas sayılı dosyasından 20.7.2009 keşide tarihli 32000 TL'lık çek ile, aynı icra müdürlüğünün 2009/741 esas sayılı dosyasından ise 20.8.2009 keşide tarihli 35000 TL'lık çeke dayalı olarak borçlu H. S. aleyhinde kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlatmış olup borçlu her iki çekte keşideci imzasının kendisine ait olmadığını ileri sürerek her iki takibin iptalini ayrı ayrı icra mahkemesine verdiği dilekçeler ile talep etmiştir.İcra mahkemesi imza incelemesi yapmadan itiraza konu çeklerde alacaklının ciro silsilesi içinde olmadığı dolayısı ile yetkili hamil olmadığından bahisle kendiliğinden İİK.nun 170/a maddesi uyarınca takiplerin iptaline anılan maddede tazminat öngörülmediğinden borçlunun tazminat taleplerinin reddine karar vermiştir. Karar gerekçesinde Birecik Cumhuriyet Başsavcılığının 2009/1746 hazırlık nolu soruşturma dosyasından yaptırılan Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Polis Laboratuvarınun 24.2.2010 tarihli raporunda her iki çek altındaki keşideci imzasının borçlu H.S.'nün elinden çıkmadığına dair rapor verildiği belirtilmiştir.İtiraza konu çeklerin incelenmesinde keşidecinin borçlu olup hamiline düzenlendiği çek arkasında alacaklının ilk ciranta olduğu, bu hususun borçlu tarafça kabul edildiği borçlunun temyiz dilekçesinin 3.bendinde de teyit edildiği dolayısı ile alacaklının yetkili hamil olduğunun çekişmesiz bulunduğu anlaşılmakla, mahkemece dosya içindeki bilirkişi raporunu da gözönüne alarak İİK.nun 170.maddesi uyarınca imza incelenmesi yaptırarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA),bozma nedenine göre borçlu vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 18.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.