Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 19057 - Karar Yıl 2006 / Esas No : 15017 - Esas Yıl 2006





MAHKEMESİ: Geyve İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 22/12/2005NUMARASI: 172/42Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Geyve İcra Müdürlüğünün 2003/516 sayılı dosyası ile borçlu S...K..S...ve Gıda Mamülleri Ltd. Şti. hakkında, 80.000.YTL. limit ipoteğine dayalı olarak 12.08.2003 tarihinde ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapılmış, 15.07.2005 tarihinde yapılan ihale ile anılan taşınmaz 176.000.YTL.ye alacaklı Geyve Mahalli İdareler Hizmet Birliğine ihale olunmuştur. Geyve İcra Müdürlüğünün 2004/637 sayılı takip dosyasa ile de, 15.07.2004 tarihinde, alacaklı, aynı ipoteğe dayalı olarak, yeniden ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip talebinde bulunmuştur. İş bu dosyada alacaklı yukarıdaki takip dosyasına atıfta bulunarak taleplerinin "sadece aylık %8 faize ilişkin olduğunu, her iki icra takibinde tekerrüre esas olmamak üzere aylık faizin toplam %8'i geçmemesi" olduğunu açıklamış likit olarak alacak tutarını göstermemiştir. Borçlu, son olarak yapılan 2004/637 sayılı takibe ilişkin olarak ipoteğin limit ipoteği olduğunu, limitin aşıldığını, mükerrer takip yapıldığını, İİK.nun 68/b'ye uygun takip yapılmadığını, yeniden icra emri gönderilemeyeceğini faiz oranının fahiş olduğunu belirterek takibin iptalini istemektedir. Üst sınır ipoteği (maksimal ipotek) veren kimse bu sınırı aşan tutar ile sorumlu tutulamaz. Limit ipoteğinde teminat altına alınan asıl borç, faiz, icra takip ve giderleri ve ferilerden oluşan toplam borç miktarı bu limiti aşamayacağı için alacaklı limiti aşan miktar yönünden ayrıca ilamsız takip yapabilir. Aynı ipoteğe dayalı olarak ikinci kez ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapması doğru görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle borçlu şikayetinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddine dair hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 12.10.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.