MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Alacaklı tarafından genel haciz yoluyla yapılan ilamsız icra takibinin kesinleşmesinden sonra borçlu belediyenin banka hesapları, araçları ve taşınmazları üzerine haciz konulduğu, borçlunun 04.08.2014 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda, hacze konu paraların ve malların kamu yararına tahsisli olduğunu ve kamu hizmetlerinde kullanıldığını ileri sürerek hacizlerin kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece, 11.09.2014 tarihli 29116 Sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6552 sayılı Yasa ile Belediye Kanunu'nda yapılan değişiklik dikkate alınarak, ilgili yasal düzenleme nedeniyle, taşınmazlar ve araçlar üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına, hesaplar üzerindeki hacizler icra müdürlüğünce kaldırıldığından banka hesapları yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır.29116 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 11.09.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6552 sayılı Yasanın 121. maddesi ile 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 15. maddesine eklenen son fıkra uyarınca; icra dairesince önce belediyeden borca yeter miktarda haczedilebilecek mal göstermesinin istenmesi, on gün içinde yeterli mal beyan edilmemesi halinde, alacak miktarını aşmayacak veya kamu hizmetlerini aksatmayacak şekilde haciz işlemlerinin yapılması gerekir. 6552 sayılı Yasa'nın 123.maddesi ile 5393 sayılı Yasaya eklenen Geçici 8. maddesi uyarınca ise; yasanın yürürlük tarihinden önce konulan hacizlerin kaldırılabilmesi için, borçlu belediye tarafından icra dairesine borç miktarını karşılar değerde mal bildirilmesi ve icra müdürlüğünce borçlu tarafından bildirilen malların değerleri belirlendikten sonra üzerlerinde haciz veya takyidat bulunup bulunmadığı hususları dikkate alınarak borç miktarını karşılayıp karşılamadığı değerlendirilerek sonucuna göre işlem tesis edilmesi gerekir. İcra müdürlüğü tarafından yapılacak işlem ve alınacak kararlara karşı İİK. nun 16. maddesi uyarınca icra mahkemesine başvurulması halinde ise, icra müdürlüğünce verilen karar veya yapılan işlemlerin 5393 Sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesine uygun olup olmadığı mahkemece denetlenecektir. Somut olayda belediyeye ait banka hesapları, araçlar ve taşınmazlar üzerine 6552 sayılı Kanun'un yürürlük tarihi olan 11.09.2014 tarihinden önce haciz konulmuş olup, söz konusu hacizler geçerlidir. Borçlunun icra mahkemesine başvurusu ise, 6552 sayılı yasa ile 5393 sayılı yasanın 15.maddesindeki değişiklik tarihinden öncedir. Borçlu şikayeti, 6552 Sayılı Kanun'un 121 ve 123. maddeleri ile getirilen 5393 Sayılı Kanun'un 15. maddesinin (ek) son fıkrası ile geçici 8. maddesi gereğince haczin kaldırılması istemine ilişkin olmayıp, borçlu vekili bu değişiklikten önceki 5393 Sayılı Kanun'un 15/son ve İİK’nun 82. maddeleri gereğince haczedilmezlik şikayetinde bulunmuştur. 6552 sayılı Yasa'nın 123.maddesi ile 5393 sayılı Yasaya eklenen Geçici 8. maddesi uyarınca; yasanın yürürlük tarihinden önce konulan hacizlerin kaldırılabilmesi için borçlu belediye tarafından icra dairesine borç miktarını karşılar değerde mal bildirilmesi ve icra müdürlüğünce borçlu tarafından bildirilen malların değerleri belirlendikten sonra, üzerlerinde haciz veya takyidat bulunup bulunmadığı hususları dikkate alınarak, borç miktarını karşılayıp karşılamadığı değerlendirilerek sonucuna göre işlem tesis edilmesi gerekir. İcra müdürlüğü tarafından yapılacak işlem ve alınacak kararlara karşı İİK. nun 16. maddesi uyarınca icra mahkemesine başvurulması halinde ise, icra müdürlüğünce verilen karar veya yapılan işlemlerin 5393 Sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesine uygun olup olmadığı mahkemece denetlenecektir. Buna göre haczedilen banka hesapları, araçlar ve taşınmazların fiilen kamu hizmetinde kullanıldığı nedeniyle, 5393 sayılı yasanın değişiklikten önceki 15/son maddesine dayalı olarak yapılan haczedilmezlik şikayetinin yargılaması sırasında, borçlu, 6552 sayılı Yasa'nın 123.maddesi ile 5393 sayılı Yasaya eklenen Geçici 8. maddesine dayalı olarak doğrudan icra mahkemesinden haczin kaldırılmasını isteyemeyeceği gibi, mahkemece de anılan hüküm re’sen nazara alınarak doğrudan uygulama yapılamaz. Zira 6552 sayılı Kanun ile getirilen bu hükümlerin birinci derece muhatabı ve uygulayıcısı, icra müdürlüğüdür. O halde, mahkemece, 5393 sayılı Yasa'nın değişiklikten önceki 15/son ve İİK’nun 82. maddesi gereğince, haczedilmezlik şikayetinin esasının incelenip şikayete konu banka hesapları, araçlar ve taşınmazların fiilen kamu hizmetinde kullanılıp kullanılmadığı ya da niteliği gereği hacizlerinin mümkün olup olmadığı belirlendikten sonra karar verilmesi gerekirken, 6552 sayılı Kanun ile değişik 5393 sayılı Kanunun 15/son maddesi uyarınca hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi isabetsizdir.SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02/07/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.