MAHKEMESİ: Gaziosmanpaşa İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 09/06/2006NUMARASI: 2005/843-498Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :1-Borçlu vekilinin temyiz dilekçesi harçlandırılmadığı gibi, temyiz defterine kaydının da yapılmadığı görülmekle adı geçenin temyiz dilekçesinin REDDİNE,2-Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarına gelince;Borçlu P..Ç..T.San ve Tic. Ltd. Şti. hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine geçildiği ve borçluya örnek 10 nolu ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun yasal sürede icra mahkemesine başvurarak , bononun keşideci hanesinde yazılı Pepe Çorap Tekstil’in gerçek veya tüzel kişi olmadığı, bonodaki imzaların şirket yetkilisine ait olmadığını ve bonoda imzası bulunan S... Ç...in şirketi temsile yetkisinin olmadığını belirterek borca itiraz ettiği anlaşılmıştır.Takip dayanağı bononun keşideci bölümünde P... Ç... Tekstil-S.. Ç..yazılı olduğu ve imzaların S... Ç...’e ait olduğu tartışmasızdır. Yargılama sırasında dosyaya sunulan Gaziosmanpaşa 3. Noterliğinin 18.10.2002 tarih ve 29412 yevmiye numaralı vekaletnamesinde bonoda keşideci olarak yazılı olan P...Ç.. Teks. San ve Tic. Ltd. Şti. nin çek düzenleme yetkisini de içerecek şekilde S...Ç..i vekil tayin ettiği tesbit edilmiştir.Bu vekaletname kapsamına göre S...Ç... borçlu şirketi ticari işlerinde ve bankalarda temsil etmektedir. Vekaletnamede öngörülen kapsamlı yetki nedeniyle S....Ç...in şirketin ticari mümessili olduğu kabul edilmelidir. Borçlar Kanununun 449. maddesine göre ticari mümessil bir ticarethane veya fabrika ve ticari şekilde işletilen diğer müessese sahibi tarafından işlerini idare ve müessesenin imzasını kullanarak vekaleten imza koymak üzere sarih veya zımni kendisine mezuniyet verilen kimsedir. Aynı kanunun 450/l. maddesinde de ticari mümessilin, hüsnüniyet sahibi 3. şahıslara karşı, müessese sahibi hesabına kambiyo taahhüdünde bulunmak ve onun namına müessesinin gayesine dahil olan bütün tasarrufları yapmak selahiyetini haiz sayıldığı belirtilmiştir. Ticari senetlerin ticari işletme ile olan ilgisi iyiniyetli 3. kişilerce kolaylıkla anlaşılamayacağından ticari mümessilin imzaladığı senetlerin iyiniyetli 3. kişiler bakımından işletmeyi bağlayacağı öngörülmüştür. (HGK. 30.1.1980 tarih 1979/1692 Esas, 1980/170Karar) O halde ticari mümessil Soner Çelik’in vekil olarak imzaladığı takibe konu bonodan dolayı şirket sorumlu olup Mahkemece itirazın reddi yerine, kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) no'lu bentte yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 10.10.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.