Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 18793 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 2502 - Esas Yıl 2011
MAHKEMESİ: Eskişehir 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 02/12/2010NUMARASI: 2009/511-2010/1133Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :İİK’nun 170/a maddesi gereğince; icra mahkemesi, süresinde yapılan şikâyet veya itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re’sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. Borçlunun İİK.nun 168.maddesinde yazılı yasal 5 günlük sürede borca yada imzaya itiraz etmesi veya zamanaşımı itirazında bulunması durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığının ve dolayısıyla alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunmadığının tespit edilmesi halinde, diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin İİK’nun 170/a maddesi uyarınca re’sen takibin iptaline karar verilmesi gerekir. Alacaklının kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlattığı takipte dayanak bonoda, keşide yeri olarak (Esk.) belirlenmiştir. Yargıtay İçtihatı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 14.12.1992 tarih ve 1992/1-5 sayılı kararına göre tanzim yerinin hiçbir duraksamaya meydan vermeyecek şekilde anlaşılır olması koşulu ile kısaltılmış olarak yazılması mümkündür. Kısaltılmış olarak yazılan tanzim yerinin "Ank.", "İst." dışında olanların kabulü mümkün değildir. "Esk" ibaresi, Eskişehir'i çağrıştırabileceği gibi Eskihisar'ı da çağrıştırabilir. Borçlunun İİK.nun 170/a-son maddesi anlamında borcu kısmen veya tamamen kabulü de yoktur. O halde mahkemece İİK.nun 170/a maddesi uyarınca takibin iptali yerine işin esası incelenerek yazılı gerekçe ile itirazın reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 13/10/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.