Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 18614 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 7831 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:1-Borçlunun temyiz itirazlarının incelenmesinde;Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre borçlunun temyiz itirazlarının (REDDİNE);2-Alacaklının temyiz itirazlarının incelenmesinde;Alacaklı tarafından 2 adet çeke dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde; örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine keşideci borçlu şirketin yasal süre içerisinde icra mahkemesine başvurusunda, 50.000 TL bedelli çekin keşide tarihinde tahrifat yapıldığını, 93.770 TL bedelli çekin keşide tarihinde yapılan düzeltmedeki paraf imzanın ise şirket yetkilisine ait olmadığını ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece, 50.000 TL bedelli çek yönünden istemin reddine, 93.770 TL bedelli çek yönünden ise; keşide tarihindeki düzeltmede yer alan paraf imzanın şirket yetkilisi eli ürünü olmadığı gerekçesi ile istemin kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.HMK'nun 207. maddesi hükmü gereğince senetteki düzeltmelerin borçlu (keşideci) tarafından paraf edilmesi gereklidir. Yani, senette mevcut olan çıkıntı veya senet metni altındaki kazıntı ve silinti ayrıca tasdik edilmemiş ise; inkâr halinde yok hükmündedir. Bu nedenle, senet üzerinde yapılan değişikliklerin geçerli olabilmesi için, düzenleyen tarafından imza veya paraf edilmek suretiyle onaylanması gerekir. İmzaya veya paraf imzasına itiraz halinde ise, mahkemece, yöntemince imza incelemesi yapılmalıdır. Düzeltmenin onaylı olmaması veya imzanın keşideciye ait olmadığının anlaşılması halinde, düzeltme yok hükmünde olup, senedin düzeltme öncesi durumuna göre değerlendirme yapılır. Borçlunun söz konusu itirazları sabit olduğu takdirde; çekin TTK.'nun 796. ve 808. maddelerinde (Eski TTK.'nun 708. ve 720.maddeleri) öngörülen yasal süreden sonra ibraz edildiği sonucuna varılacak ve İİK'nun 170/a-2. maddesi uyarınca takibin iptaline karar verilebilecektir. Çekin keşide tarihinde tahrifat yapıldığı ve paraf imzasının da sahte olduğu yönündeki itirazlar, çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden HMK'nun 266.maddesi uyarınca bilirkişi incelemesi ile sonuçlandırılmalıdır. Çek keşideci tarafından düzenlenmiş olduğundan, çek üzerindeki çıkıntı ve değişikliklerin keşideci tarafından paraf edilmesi gerekir.Somut olayda, takip dayanağı çeklerden 93.770,00 TL bedelli çekin keşide tarihinin “14.04.2013” iken üzeri çizilerek “14.09.2013” tarihi olarak düzeltildiği, mahkemece, düzeltilen keşide tarihindeki imzanın şirket yetkilisine ait olup olmadığı yönünde yaptırılan inceleme sonunda düzenlenen ... 'nun 11.06.2014 tarihli raporunda, '93.770,00 TL bedelli çekin keşide tarihi yanında atılı imzanın şirket yetkilisi eli ürünü olup olmadığının tespit edilemediği'nin bildirildiği, bundan sonra bilirkişi ... tarafından yapılan inceleme ile tanzim edilen 12.08.2014 tarihli bilirkişi raporunda ise, 'çekin keşide tarihi altında bulunan imzanın şirket yetkili eli ürünü olmadığı' kanaatinin bildirildiği görülmektedir.Bu durumda, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, uyuşmazlık konusu olan çekin keşide tarihi üzerindeki paraf imzasının, itiraz konusu olmayan keşideci imzası ile mukayese edilmediği sabit olup; anılan raporlar bu hali ile hüküm kurmaya elverişli değildir.O halde, mahkemece, 93.770,00 TL bedelli çeke ilişkin olarak yöntemince bilirkişi incelemesi yaptırılarak, çekte düzeltilen keşide tarihi üzerindeki paraf imzasının keşideci yerinde mevcut keşideci imzası ile aynı el ürünü olup olmadığı belirlenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.