Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 18539 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 3091 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: Antalya 3. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 14/12/2010NUMARASI: 2010/1184-2010/1490Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Tebligat Kanunu’nu 21.maddesi ve Tebligat Tüzüğü’nün 28.maddesine göre tebliğ memurunca önce muhatabın adreste neden bulunmadığı komşu, kapıcı, yönetici, zabıta amir ve memurları vs. gibi kimselerden sorulmalı, beyanların tebliğ tutanağına yazılıp altının imzalatılması, imzadan çekinmeleri halinde bu durumun yazılı olarak belirlenip tevsik edilmesi ve daha sonra tebliğ evrakının zabıtaya veya muhtara bırakılması suretiyle tebliğ işleminin tamamlanması gerekir. (HGK.’nun 20.12.1993 T.1993/18-778 E, 1993/876 K.) (HGK.’nun 25.01.2006 T. 2005/2-772 E. 2006/17 K.sayılı kararı) Somut olayda tebliğ memuru tarafından borçlu K. S.’e yapılan tebligatın yukarıda açıklanan yasa ve tüzüğün ilgili maddelerine uygun olarak yapıldığı görülmektedir. PTT görevlisinin muhatabın adreste bulunmama sebebini sorduğu, işte olduğunun imzadan imtina eden komşusu tarafından beyan edildiği, bunun üzerine evrakın mahalle muhtarına teslim edildiği, aynı komşuya haber verilip haber kağıdının kapıya yapıştırıldığı görülmektedir. Bu durumda anılan borçlu yönünden şikayetin reddine karar vermek gerekirken yazılı gerekçeyle kabulü isabetsizdir. Kabule göre de; borçlunun 20.10.2010 tarihinde takip dosyasının fotokopisini alması karşısında usulsüz tebligatı öğrenme tarihinin bu tarih olarak kabulü gerekirken 21.10.2010 tarihi olarak tespiti de doğru görülmemiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 11.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.