Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1789 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 21622 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: İstanbul 8. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 05/07/2010NUMARASI: 2010/1084-2010/1424Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu şirket temsilcisi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı vekili tarafından borçlu .... Reklam Turizm Organizasyon ve Ticaret Ltd. Şti. ve diğer borçlular aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlatılmıştır. Borçlu şirket temsilcisi icra mahkemesine başvurarak, çek aslının icra kasasında olmadığını, çekin çalıntı olduğunu, üzerinin sonradan doldurulduğunu, çekteki imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürerek şikayet ve itirazda bulunmuş, ancak dava dilekçesinin ekine İstanbul ....Noterliğinin 24.02.2003 tarih ve ..... yevmiye nolu imza sirkülerini sunmuş, dilekçede ise C.A.S 'ye göstermiştir. Şikayet, bir dava olmayıp, İcra İflas Hukukunda öngörülen icra müdürlüğü işlemlerine karşı icra mahkemesine yapılan bir başvuru yoludur. Bu sebeple şikayet prosedüründe dava hükümleri uygulanmaz(HGK.nun 28.05.2008 T. 2008/12404 E.).Takip dosyasında takibin tarafları belli olup, borçlu şirket temsilcisinin, icra mahkemesine başvurusunda, şikayetçi şirket adı yerine kendi adını yazması maddi hatadan kaynaklanmakta olup, borçlu şirketin şikayetinin esasının incelenmesine engel olmaz. O halde mahkemece, şikayetin esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile şikayetin husumetten reddi isabetsizdir. SONUÇ :Borçlu şirket temsilcisinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 24/02/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.