Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17716 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 2078 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: Lüleburgaz İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 09/12/2010NUMARASI: 2010/360-2010/441Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı bankanın tüketici kredi sözleşmesine dayanarak asıl borçlu ile birlikte kredi sözleşmesinin kefili olan borçlu Z.Y.hakkında da genel haciz yoluyla takip başlattığı görülmüştür.4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasanın 10. maddesinin 3.fıkrası "Tüketici kredisinin teminatı olarak şahsi teminat verildiği hallerde, kredi veren, asıl borçluya başvurmadan kefilden borcun ifasını isteyemez" düzenlemesini getirmiştir. Bu nedenledir ki; alacaklı banka, asıl borçlu aleyhine icra takibi yapıp, takip semeresiz kalmadıkça kefillerden borcun ifasını isteyemez. Yasanın bu hükmü emredici nitelikte olup, mahkemece re'sen dikkate alınması zorunludur. Bu durumda asıl borçlu ile birlikte kefil hakkında takip yapılması yukarıda açıklanan yasa hükmüne aykırıdır. Mahkemece yukarıda açıklandığı üzere Tüketici Kanunu’nun emredici hükmüne aykırı yapılan takibin iptaline karar vermesi gerekirken asıl borçlu ile birlikte hakkında takip yapılmasında bir usulsüzlük olmadığından bahisle istemin reddi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 04/10/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.