Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 17379 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 31574 - Esas Yıl 2011
MAHKEMESİ: Beykoz İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 21/10/2011NUMARASI: 2010/402-2011/432Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı C. K. tarafından borçlu H. M.A. aleyhinde 01.08.2009 vade tarihli 22.850 TL bedelli bonoya dayanılarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi yapıldığı, örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine, adı geçen borçlunun yasal sürede icra mahkemesine başvurarak senedin 1850 TL bedelli olarak tanzim edildiği halde tahrifatla 22.850 TL yapıldığını ve bu düzeltmenin altındaki paraf imzasının kendisine ait olmadığını, ayrıca vade tarihinin de 01.05.2003 iken tahrifatla 01.08.2009'a dönüştürüldüğünü, bu düzeltmeye ait parafın bulunmadığını ileri sürerek itiraz ettiği anlaşılmıştır.İİK.nun 170/b maddesinde, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipler yönünden, imza incelemesinin ne şekilde yapılacağı hakkında, İİK.nun 62 ve 68/a maddelerine atıf yapılmıştır. İİK.nun 68/a-5 maddesine göre, yapılacak duruşmada mazerete dayanmaksızın borçlunun hazır bulunmaması halinde, mahkemece başka bir cihet tetkik edilmeksizin itirazın muvakkaten kaldırılmasına karar verileceği, ancak bu karar için keyfiyetin davetiyeye yazılması gerektiği öngörülmüştür. İhtarlı davetiyenin borçlu asile gönderilmesi gerekip, vekili tarafından hazır edilmesi gerektiğinden söz edilerek vekili adına çıkarılan davetiye ile aynı hukuki sonuca ulaşılması ve 68/a-5.maddenin tatbiki mümkün değildir.Somut olayda borçluya ait, takibe konu bonoda ki paraf imzasının borçluya ait olmadığı ve tahrifat yapıldığı iddia edilerek takibin iptali istenmiştir. 08.07.2011 tarihli duruşmada borçlu vekiline borçluyu hazır etmesi için mehil verildiği borçlunun hazır edilmediği görülmektedir. Vekile müvekkilin hazır etmesi için mehil verilmesi hukuken mümkün değildir. Ayrıca borçlunun senette vade ve miktarda tahrifat yapıldığına ilişkin itirazının çözümü HMK'nun 266. vd. Maddeleri gereğince özel ve teknik bilgiyi gerektirmekte olup, mahkemece bu husustada inceleme yapılmamıştır. Mahkemece İİK.nun 68/a-5. maddesinde yazılı meşruhatı içeren davetiye, borçlu asile gönderilmeden ve İİK.nun 68/a-3. maddesi uyarınca da imzaları alınıp incelenmeden, borçlu vekiline duruşmada verilen mehle dayanılarak paraf imzasına itirazın reddi ayrıca vade tarihindeki tahrifat iddiasının bilirkişi marifetiyle incelenmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 17/05/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.