MAHKEMESİ: Kilis İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 17/11/2009NUMARASI: 2009/44-2009/101Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlular hakkında başlatılan takipte, borçlulardan M.H.G’a gönderilen örnek (7) no'lu ödeme emrinin, 20.11.2008 tarihinde tebliğ edilmeksizin iade olunması üzerine, nüfus müdürlüğünden de bildirilen aynı adreste, 02.01.2009 günü 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 35.maddesine göre yapılan tebliğ işlemi yasaya uygundur. Anılan borçlunun şikayetinin reddi yerine yazılı şekilde tebligatın usulsüz olduğuna ilişkin hüküm tesisi isabetsizdir.Borçlulardan S.G, G.G, H.P.G’a çıkarılan ödeme emirleri 04.11.2008 tarihinde bila tebliğ dönmüş, farklı adrese çıkarılan ödeme emirleri 03.12.2008 tarihinde Tebligat Kanunu’nun 21.maddesine göre tebliğ edilmiştir.Tebligat Tüzüğü’nün 28.maddesine göre muhatapların adreste bulunmama sebebinin, bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı vs.den tahkik edilerek, tutanağın imzalatılması öngörülmüş olup, adı geçen borçlular yönünden bulunmama sebebi “işte” şeklinde belirtilerek kapıcı A.E’in imzalı beyanı alınmıştır. Borçlular, beyan ve imzası alınan A.E’in ikametgahının farklı olduğunu ve birkaç bina ötede çantacılık yaptığını ileri sürdüklerine göre, bu hususun araştırılarak, oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile tebligatların usulsüz olduğu değerlendirilerek öğrenme tarihinin 02.06.2009 olarak kabulü doğru değildir. Kabule göre de; takibin ilamsız takip olduğu ve yetki itirazının icra dairesine yapılması gerektiği de gözetilmeksizin, yetki itirazının esası incelenerek bu konuda da hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 01.07.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.