Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1727 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 20453 - Esas Yıl 2009





MAHKEMESİ: Adana 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 29/05/2009NUMARASI: 2009/72-2009/592Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Mahkemece, yüze karşı verilen kısa kararda, “şikayetin yerinde olmaması nedeniyle reddine, inkar tazminatı talebinde bulunulması ve tazminat şartları oluşması sebebiyle alacağın %40'ı oranındaki inkar tazminatının müştekiden alınarak davalıya ödenmesine” karar verilmesine karşın, gerekçeli kararda “davacının şikayeti yerinde görülmemekle reddine” şeklinde hüküm kurulmak suretiyle kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır.T.C.Anayasası, yargılamanın aleniyeti ilkesini benimsemiştir. Bunun anlamı, yargılama açık yapılacak ve yargılamanın sonunda verilen karar açıkça belirtilecektir. HUMK’nun 382.maddesi gereğince, sonradan yazılacak gerekçeli kararın da bu kısa karara uygun olması gerekir. Aksi halde yargılamanın aleniyeti ilkesi zedelenmiş ve mahkeme kararına güven sarsılmış olacaktır. Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulu’nun 10.04.1992 tarih ve 7/4.sayılı kararında, kısa kararla gerekçeli kararın çelişik bulunmasının bozma nedeni sayılacağının belirtilmiş bulunmasına göre, mahkemece yapılacak iş, önceki kısa karar ile bağlı olmaksızın çelişikliği kaldırmak kaydıyla vicdani kanaatine göre yeni bir karar vermekten ibarettir. SONUÇ :Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 26/01/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.