MAHKEMESİ: Üsküdar 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 16/11/2011NUMARASI: 2011/750-2011/794Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Şikayetçi borçlu adına çıkarılan ödeme emri tebliğ işleminin 7201 Sayılı Tebligat Kanunu 21.maddesine göre yapıldığı yazılı olmasına rağmen Tebligat Tüzüğü'nün 28.maddesinin uygulanmadığı görülmüştür. Tüzüğün anılan maddesine göre muhatabın adresinde neden bulunmadığı, tevziat saatinden sonra adrese dönüp dönmeyeceği hususunun komşu, kapıcı, yönetici, zabıta amir ve memurları vs.gibi kimselerden sorulması, tevziat saatinden sonra adrese gelindiğinin tespit edilmesi ve bunun tebligat parçasına yazılıp ilgilisine imza ettirilerek belgelendirilmesi halinde 21.maddeye göre tebligat yapılabilir.Borçluya ödeme emri tebliğine ilişkin işlemde muhtara isim, mühür ve imzasıyla teslim edilen evrak tebliğ memurunun imzası ile tevsik edilmişse de borçlunun nerede olduğunun en yakın komşusundan sorulduğu belirtilmiş olmakla bu kişinin açık kimliğinin ne olduğu tebliğ mazbatasında açıklanmamış, adı geçenin bunu anlayan imzası da alınmamıştır. Böylece bu yönler onaysız kalmıştır. Dolayısıyla tebliğ memurunun gerçekten muhatabın adresine gittiği fakat kendisini bulamadığı belgelenmemiş, yapılan işlem memurun soyut beyanından ibaret kalmıştır. Bu durumda borçlu adresine çıkarılan ödeme emrinin usulune uygun tebliğ edilmiş olduğunun kabulüne olanak yoktur. (HGK'nun 18.4.2001 tarih, 2001/6-386 Esas, 2001/389 Karar sayılı ve 22.12.2004 tarih, 2004/12-765 E. 2004/730 K.sayılı kararları)7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32.maddesi gereğince tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise geçerli sayılır ve muhatabın beyan ettiği tarih tebliğ tarihi addolunur.O halde mahkemece, Tebligat Tüzüğü 28.maddedeki lazime yerine getirilmediğinden usulsüzlük şikayetinin kabulü ile Tebligat Kanunu 32.maddeye göre borçlunun öğrenme tarihinin tebliğ tarihi olarak kabulüne karar verilmesi yerine yazılı şekilde reddi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 16.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.