MAHKEMESİ : Konya 3. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 14/04/2009NUMARASI : 2007/912-2009/427Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının bozulmasını mutazammın 25/11/2009 tarih, 2009/13677-23850 Karar sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki davalı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından borçlu aleyhinde Konya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi' nin 21.06.2007 tarih ve 2007/162 E, 2007/262 K sayılı kararına dayalı olarak başlatılan ilamlı takipte, kararda alacağın reeskont faiziyle birlikte tahsiline karar verildiğinden, reeskont oranları üzerinden faiziyle tahsili talep edilmiştir. Borçlunun faiz miktarı ile oranına itirazı üzerine, mahkemece bilirkişiden reeskont faizi oranlarına göre rapor alınmış ve fazla talep olmadığından bahisle itirazın reddine karar verilmiştir. Borçlu vekilinin 5335 Sayılı Yasa gereğince belirlenen oranlar üzerinden faizin hesaplanması gerektiğinden bahisle mahkeme kararının temyizi üzerine de, Dairemizce uygulanan eski görüş doğrultusunda , 01.05.2005 tarihinden 5335 Sayılı Yasanın 14. maddesiyle 3095 Sayılı Yasanın 1. maddesinin değiştirildiği ve reeskont ibaresinin kaldırıldığını, ilamdaki reeskont ibaresinden yasal faizin anlaşılacağın??, 01.05.2005 tarihinden itibaren % 12 ve değişen oranlarda yasal faizin uygulanacağı belirtilerek karar bozulmuştur. İlamın hüküm kısmının aynen infazı zorunlu olup dar yetkili icra mahkemesi yorum yoluyla hüküm kısmını değiştiremez. (HGK'nun 08/10/1997 tarih ve 1997/12-517 Esas, 1997/776 Karar). Kaldı ki, HGK'nun 03/03/2010 tarih, 2010/12-124 Esas sayılı kararı ile de yasal faiz ile reeskont faizinin aynı anlamı taşımayacağı, reeskont faizinin yasal faizden farklı olup cari ve geçerli olduğu karar altına alınmıştır. Takip dayanağı ilamda da açıkça reeskont faiz oranlarının uygulanmasına karar verilmiş olup, bu oranların uygulanması gerekir.Bu durumda Dairemizce, T.C. Merkez Bankası'nın reeskont faiz oranlarını nazara alan bilirkişi raporuna göre sonuca giden ve bu oranlara göre de fazla talep olmadığından faize itirazın reddine karar veren mahkeme kararının onanması yerine, sehven bozulduğu anlaşıldığından, alacaklı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü gerekmiştir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 25.11.2009 tarih ve 2009/13677-23850 Karar sayılı bozma kararının kaldırılmasına, mahkeme kararının düzeltilmiş bu şekliyle İİK 366. ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), 17,15 TL onama harcının temyiz edenden alınmasına, 29/06/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.