Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17140 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 1733 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: Babaeski İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 05/07/2010NUMARASI: 2010/43-2010/62Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 39.maddesinde, "Bu kanun hükümlerine göre kendilerine tebliğ yapılması caiz olan kimselerin o davada hasım olarak alakaları varsa muhatap namına kendilerine tebliğ yapılamaz."düzenlemesine yer verilmiştir.HUMK.nun 62, Avukatlık Kanunu 41. ve Tebligat Kanununun 11. maddeleri gereğince de vekille takip edilen işlerde vekile tebilgat zorunludur.Taşınmaz malın satış usulüne ilişkin İİK’nun 129.maddesinde, taşınmazın üç defa bağrıldıktan sonra en çok artırana ihale edileceği; sözkonusu yasa hükmüne paralel olarak çıkarılan İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliğinin “taşınmazın açık artırma şartnamesi ve tutanağı” başlıklı 49.maddesinde ise; şartnamenin, icra müdürü tarafından tarih atılarak imzalanıp mühürleneceği,tutanağa, tellâl ve alıcının imzasının alınacağı hükme bağlanmıştır.Yukarıda açıklanan yasa ve yönetmelik hükümleri ışığında İhale dosyası incelendiğinde; borçlular vekilinin 04.12.2009 tarihinde, Babaeski Noterliği’nden düzenlenen 01.06.2009 tarih ve 4237 No’lu vekaletnamesini icra dosyasına sunarak borçlulardan ve adlarına talepte bulunduğu görüldüğünden adı geçen borçluların takibi vekille sürdürdükleri anlaşılmakta olup satış ilanı tebligatının bu borçluların vekili yerine adı geçen borçlu asıllara yapılması doğru olmadığı gibi; adlarına gönderilen satış ilanı tebligatının aynı takibin diğer borçlusu konumunda olan “birlikte oturduklarını beyan eden annesi” sıfatı ile tebliğ edilmiş olduğu görüldüğünden Tebligat Kanununun 39.maddesi uyarınca bu borçlulara yapılan tebligatlar hasma tebliğ yasağı nedeniyle de usulsüzdür. Öte yandan ihalesi yapılan taşınmazlardan 4659 Parsele ait 02.04.2010 tarihli 2. Artırma tutanağında tellal imzası bulunmadığından bu taşınmaza ilişkin olarak yasaya uygun bir ihalenin varlığından söz edilemez. O halde Mahkemece; İİK.nun 127.maddesi gereğince satış ilanının usulüne uygun tebliğ edilmemesinin başlı başına ihalenin fesh nedeni olduğu ve ihale tutanağında tellal imzası bulunmadığı hususları birlikte gözönüne alınarak ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken istemin yazılı gerekçe ile reddi isabetsizdir.SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 26/09/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.