MAHKEMESİ: Bakırköy 3. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 22/09/2010NUMARASI: 2010/434-2010/1255Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı vekili tarafından başlatılan bonoya dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe karşı borçlu vekilinin, ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edilmediğini ve dayanak senedin kambiyo vasfının bulunmadığını belirterek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.Tebligat kanununun otel, hastane, fabrika ve mektep gibi yerlerde tebligat başlıklı 18.maddesine göre, tebliğ yapılacak şahıs, otel, hastane, tedavi veya istirahat evi, fabrika, mektep, talebe yurdu gibi içine serbestçe girilemeyen veya arananın kolayca bulunması mümkün olmayan bir yerde bulunuyorsa, tebliğin yapılmasını o yeri idare eden veya muhatabın bulunduğu kısmın amiri temin eder. Bunlar tarafından muhatabın derhal buldurulması veya tebliğin temini mümkün olmazsa, tebliğ kendilerine yapılır.Somut olayda, ödeme emrinin “aynı adreste daimi çalışan personel ......şerhi ile tebliğ edildiği görülmektedir. Sosyal Güvenlik Kurumunun verdiği cevaptan, borçlunun işyeri sahibi değil, tebliğ mazbatasında adres olarak belirtilen şirket çalışanı olduğu anlaşıldığına göre, bu adreste, yukarıda anılan Tebligat Kanununun 18. maddesine göre, muhatabın derhal bulundurulamadığı veya tebliğin temininin mümkün olmadığı şerhi içermediği gibi tebliğ yapılan .......'nün o yeri idare eden veya muhatabın bulunduğu kısmın amiri olup olmadığı da belirtilmediğinden tebligatın usulsüz yapıldığının kabulü gerekir.O halde, mahkemece, ödeme emri tebliğ tarihinin 16/03/2010 olarak düzeltilmesine ve düzeltilen tebliğ tarihine göre süresinde yapılan şikayetin esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 29/09/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.