Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17042 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 4847 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: Adana 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 26/01/2010NUMARASI: 2009/1138-2010/48Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :5393 Sayılı Belediye Yasasının 15/son maddesine göre; belediye vergi ve resimleri ile kamu hizmetinde fiilen kullanılan taşınır ve taşınmaz malları haczolunamaz. Ayrıca, 277 Sayılı Kanunun 1.maddesine göre; 5237 Sayılı Belediye Gelirleri Kanunu ve diğer kanunlarla belediyelere kamu hizmetini ifa etmesi için verilmekte olan payları belediye vergi ve resim hükmünde olup, bu paralarında haczi kabil değildir. Bu maddeye göre haczedilemezlik şikayetinin kabul edilebilmesi için mahcuzların kamu hizmetinde (fiilen) kullanılması gerekli olup kamuya tahsis kararı alınmasının sonuca etkisi bulunmamaktadır. Somut olayda, mahkemece haczin konulan hesapların bulunduğu bankanın yazdığı 07.12.2009 tarihli müzekkerede borçlu belediye adına kamu hesabı, şartlı bağışlar-proje hesabı, mahalli idareler payı ve istimlak bedeli hesabı adı altında açılmış hesaplar bulunduğu şeklinde genel bir cevap verilmiş, buna dayanılarak bu konuda hiçbir ayrıntılı veri olmamasına rağmen hesaplardaki paranın İller Bankası’dan gelen pay olduğu gerekçesiyle hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiştir. Oysa mahkemece yapılacak iş, haciz konulan banka hesabındaki paraların fiilen kamu hizmetinde kullanılıp kullanılmadığı ve haczedilemez nitelikte olanlar (İller Bankası payı, vergi, resim, harç gelirleri) ile haczi mümkün bulunan paralar yönünden inceleme yapılması gerekir. Bunun için haciz konulan hesapların ayrıntılı dökümleri getirtilmeli, gerektiğinde bilirkişiden rapor da alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 29.06.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.