Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16995 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 1381 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: Keçiborlu İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 12/11/2010NUMARASI: 2010/8-2010/15Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Davalı alacaklı vekili ’nın dosyada ve temyiz dilekçesi ekinde vekaletnamesi bulunmadığından sıfat yokluğu nedeniyle temyiz talebinin reddine dair mahkeme ek kararı, adı geçen alacaklı vekilinin şikayete konu icra takip dosyasında vekaletnamesinin bulunması ve icra dosyasında vekaletnamesi bulunmasa bile mahkemece alacaklı vekiline vekaletnamesini ibraz etmesi için mehil verilmemesi nedenleriyle yerinde olmadığından, Keçiborlu İcra Mahkemesinin 12.11.2010 tarih ve 2010/8-15 sayılı sıfat yokluğu nedeniyle temyiz talebinin reddine ilişkin ek kararının oybirliğiyle kaldırılmasına karar verilerek alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine geçildi.Meskeniyet şikayetine konu taşınmazın tapuda borçlu adına kayıtlı olduğu görülmektedir.Ancak taşınmazın kaydında TC.Ziraat Bankası A.Ş'nin ipoteği bulunmaktadır. Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında meskeniyet iddiasında bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gereklidir. Aksi takdirde meskeniyet şikayetinden vazgeçmiş sayılır.Bu durumda mahkemece ilgili bankadan ipoteğin mahiyeti sorularak ve ipotek akit tablosu celbedilerek ipoteğin hangi amaçla tesis edildiği saptanıp oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olduğu gibi, mahkemece yaptırılan keşif sonrasında oluşturulan bilirkişi raporunda, mahcuzun 48.939,71 TL değerinde olduğu borçlunun haline münasip evi ise 60.000 TL’ye alabileceği belirtildikten sonra, sonuç kısmında haline münasip evi 40.000 TL’ye alabileceği belirtilmiş olup, rapordaki bu çelişki giderilmeden haline münasip yeri 60.000 TL’ye alabileceğinden bahisle şikayetin kabulüne karar verilmesi de doğru değildir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 29.09.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.