Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16912 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 1650 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: Adana 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 10/12/2010NUMARASI: 2010/857-2010/1246Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Borçlu hakkında yapılan ilamlı takipte, borçlu vekili icra mahkemesine başvurusunda, takip dayanağı ilamın menfi tespit ilamı olup kesinleşmeden takibe konamayacağını, ayrıca talep edilen faizin fahiş ve yasal olmadığını belirterek takibin iptalini talep etmiş, icra mahkemesince, dayanak ilamın menfi tespit ilamı olduğu ve takip tarihi itibariyle de henüz kesinleşmediği gerekçesiyle takibin ve işlemiş faiz taleplerinin iptaline şeklinde hüküm kurulmuştur. Takip dayanağı Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 03.06.2008 tarih ve 2006/116 esas, 2008/243 karar sayılı ilamının incelenmesinde, davacı .... İnş. Taah. Tic. San. Ltd. Şti. tarafından davalı ....T...t T..t Ltd. Şti. hakkında açılan davanın (menfi tespit ve muarazanın önlenmesi davasının) reddine, yargılama gideri, harç ve vekalet ücretine, davacı....k T.... Ticaret Ltd. Şti. tarafından davalı .....İnş. Taah. Tic. San. Ltd. Şti.hakkında açılan ve bu dosya ile birleştirilen aynı mahkemenin 2006/264 esas, 2007/42 karar sayılı alacak davasının ise kısmen kabul kısmen reddi ile, 212.120,00 TL'nin faizi ile birlikte tahsiline, yargılama gideri, harç ve vekalet ücretine hükmedildiği, alacaklı .....ş. Taah. Tic. San. Ltd. Şti.'nin, asıl dava ile birleştirilen alacak davası için lehine hükmedilen asıl alacak ve eklentilerini takibe konu ettiği gibi, menfi tespit davasının reddi nedeniyle yine lehine hükmedilen vekalet ücretini de takibe koyduğu görülmektedir. Menfi tespit ilamı, İİK’nun 72/5.maddesi hükmü karşısında kesinleşmeden takibe konulamaz. İlam bir bütün olup, ilamda yer alan eklentiler de aynı kurala tabidir. İlamdaki esas hakkındaki hüküm kesinleşmeden, vekalet ücreti ve icra inkar tazminatına ilişkin hüküm bölümü de icra takibine konu edilemez (HGK’nun 05.10.2005 tarih ve 12-534, 2005/554 sayılı kararı). Somut olayda takip dayanağı ilamın takip tarihi itibariyle henüz kesinleşmediği tespit edilmiştir. Bu durumda asıl dava (menfi tespit davası) yönünden takip alacaklısı lehine hükmedilmiş olan vekalet ücreti ve bunun işlemiş faizi bakımından takibin iptaline karar verilmesinde bir usulsüzlük yoktur. Ancak aynı mahkemenin birleşen 2006/264 esas, 2007/42 karar sayılı davası yönünden hükmedilen ve takibe konu edilen alacak kalemleri asıl davadan bağımsızdır. İlamın bu kısmı alacağın tahsiline (ve bunun eklentilerine) ilişkin olup, kesinleşmeden takibe konulmasında yasaya aykırılık bulunmamaktadır. O halde mahkemece, borçlunun faize yönelik itirazı incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken takibin tümden iptaline karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 27/09/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.