Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16905 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 1633 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: Karaman İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 29/11/2010NUMARASI: 2010/229-2010/309Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Borçluya ait fabrikadaki menkullerin haczi üzerine, borçlu vekili icra mahkemesine başvurarak, haczedilen menkullerin fabrikanın mütemmim cüzü olduğunu ve ipotek akit tablosunda gösterildiğini, bu menkullerin fabrikadan ayrı olarak haczedilemeyeceğini belirterek menkuller üzerindeki haczin kaldırılmasını talep etmiştir. Mahkemece, şikayete konu olan menkullerin ipotek akit tablosunda yer almadığı, fabrika içindeki makinaların sökülerek dışarı çıkartılabileceği, bu nedenle hacizlerine engel bir durum bulunmadığından bahisle şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararın temyizi üzerine Dairemizce özetle, menkuller ipotek akit tablosunda yazılı olmasa da, Medeni Kanun'un 862. maddesi kapsamında bulunması halinde, ipotekli taşınmazdan ayrı olarak haczedilip satılamayacağı, Medeni Kanun'un 862.maddesinin 1.fıkrasında yazılı "Rehin, taşınmazı bütünleyici parçaları ve eklentileri ile birlikte yükümlü kılar." hükmü uyarınca, taşınmazda bulunan eklenti ve bütünleyici parçaların da ipotek kapsamına dahil bulunduğu, mahkemece yukarıda yazılı ilkeler uyarınca hacizli menkuller ipotek akit tablosunda yazılı olmasa bile eklenti veya bütünleyici parça olup olmadıkları bilirkişi aracılığı ile tespit edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle karar bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak, makine ve inşaat mühendisi ile elektrik mühendisi bilirkişilerden oluşan heyetten rapor alınmıştır. Hükme esas alınan bu rapor, şikayete konu olan menkullerin eklenti niteliğinde olup olmadıkları yönünde bir değerlendirme içermediği gibi, mahkemece de bu yöne değinilmeksizin, rapor doğrultusunda mahcuzlardan yalnızca Targaz marka doğalgaz istasyon sisteminin mütemmim cüz niteliğinde olduğu ve fabrikadan ayrı haczedilemeyeceği gerekçesiyle üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verildiği görülmektedir.Mahkemece yapılması gereken iş, hukukçu bir bilirkişinin de katılımı ile oluşturulacak yeni bir bilirkişiler kurulundan yukarıda açıklanan ilkelere uygun biçimde rapor alındıktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayalı olarak sonuca gidilmesi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 27.09.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.