MAHKEMESİ: Adana 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 18/10/2011NUMARASI: 2011/808-2011/900Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı vekili tarafından 26.05.2010 tanzim, 17.03.2011 vade tarihli bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsusu haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine borçlunun İİK. nun 168/3.maddesinde öngörülen yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda bononun tanzim tarihinin 26.05.2011 olarak düzenlenmiş iken tahrifatla 26.05.2011 yapıldığını, bu nedenle senedin kambiyo vasfında olmadığını ileri sürerek takibin iptalini istediği anlaşılmıştır. Bononun tanzim tarihinde tahrifat yapıldığına yönelik iddia, İİK. nun 170/a maddesi kapsamında şikayettir. Takip dayanağı bononun tanzim tarihinde tahrifat yapılması kambiyo vasfını etkilemiyorsa takibin iptalini gerektirmez. Ancak tahrifat öncesi tanzim tarihinin, bononun vade tarihinden sonrasına ilişkin olduğunun belirlenmesi halinde ise senet kambiyo vasfını kaybedeceğinden İİK. nun 170/a maddesi uyarınca takibin iptali sonucunu doğurur.Tahrifat iddiasının incelenmesi ise HMK. nun 266. maddesi gereğince çözümü özel ve teknik bir bilgiyi gerektirdiğinden, hakim tarafından bilirkişi incelemesi yaptırılmaksızın tahrifatın olduğu ya da olmadığı sonucuna varılamaz.O halde mahkemece, HMK. nun 266.maddesi uyarınca borçlunun tahrifat iddiası yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi yerine eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.Öte yandan mahkemece bononun tanzim tarihinin 26.05.2011 olarak düzenlenmiş iken tahrifatla 26.05.2011 yapıldığı ve bu nedenle bononun kambiyo senedi vasfında olmadığı kabul edilerek takibin iptaline karar verilmiş olup, iptal kararının yasal dayanağı İİK. nun 170/a maddesidir. Bu maddede ise şikayetin reddi ya da kabulü halinde tazminat verileceğine dair düzenleme bulunmadığından mahkemece alacaklı aleyhine tazminata hükmedilmesi doğru değildir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 15/05/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.