Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16618 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 3671 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: İzmir 6. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 11/01/2010NUMARASI: 2010/20-2010/21Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Borçlu, aleyhine ilamlı icra yoluyla yapılan takibin dayanağı olan ilamın hüküm kısmında 5.108,92 TL. bakiye ilam harcına hükmedildiği halde, icra emrinde bunun 5.180,97 TL. olarak gösterildiğini, ilamda belirtilen asıl alacak tutarlarına ödeme tarihinden itibaren reeskont faizi uygulanmasına karar verildiği halde, icra emrinde asıl alacak kalemlerine reeskont faizinden daha fazla bir oranda faiz talebinde bulunulduğunu, faiz hesabının fahiş ve hatalı yapıldığını, son alacak kaleminin 16.10.2007 tarihinde ödenmesine ve faizin de bu tarihten itibaren işletileceğinin açıkça belirtilmesine rağmen, faiz başlangıcının 16.07.2007 olarak yazılarak maddi hata yapıldığını, icra emriyle birlikte ilamın kendilerine tebliğ edilmediğini belirterek icra emrinin iptaline veya düzeltilmesine ve ilamının infazının yargılama sonuna kadar tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep etmiş, mahkemece yapılan inceleme sonunda itirazın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Takip konusu ilam incelendiğinde; 141.918 TL tazminatın 55.773 TL.sine 29.03.2007 tarihinden, 38.782 TL.sine 28.06.2007 tarihinden ve 47.363 TL.sine 16.07.2007 ödeme tarihinden itibaren reeskont faizi uygulanmak suretiyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, peşin harcın mahsubuyla bakiye 5.108,97 TL harcın davalılardan tahsiline karar verildiği görülmüştür.Mahkemece işlemiş faiz miktarına yönelik şikayet incelenirken, borçlu tarafından şikayete konu edilen 47.363 TL.lik asıl alacağa ilişkin işlemiş faiz miktarı denetlenmemiş ve buna ilişkin bir hüküm de kurulmamıştır. O halde mahkemece, borçlunun 47.363 TL'lik asıl alacak miktarı ile ilgili faize yönelik itirazı da incelenerek sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 24.06.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.