Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16559 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 6521 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ: Adana 2. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 30/10/2012NUMARASI: 2011/269-2012/541Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:1- Borçlu ....in temyiz itirazlarının incelenmesinde;Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre borçlu ....'in temyiz itirazlarının REDDİNE;2- Borçlu ...in temyiz itirazlarının incelenmesinde;Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;İİK’nun 170/3. maddesi uyarınca icra mahkemesi, yapacağı inceleme sonucunda inkar edilen imzanın borçluya ait olmadığına kanaat getirirse, itirazın kabulüne karar verir. Aynı maddenin 4.fıkrasında; icra mahkemesince itirazın kabulüne karar verilmesi halinde senedi takibe koymada kötüniyeti veya ağır kusuru bulunduğu takdirde alacaklının takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata ve alacağın %10’u oranında para cezasına mahkum edileceği düzenlenmiştir.Somut olayda lehtar tarafından, senedin ön yüzünde imzası bulunan avalist borçlu ...hakkında icra takibi yapıldığı, mahkemece borçlunun imzaya itirazının kabul edildiği görülmektedir. Bu durumda lehtar, bonodaki imzanın borçluya ait olup olmadığını bilebilecek durumdadır. Senetteki imzanın borçlunun eli ürünü olup olmadığını kontrol etmeden alan alacaklı senedi takibe koymada ağır kusurlu kabul edilmelidir.Bu durumda mahkemece İİK’nun 170/son maddesi uyarınca alacaklının tazminat ve para cezasıyla sorumlu tutulmasına karar verilmesi gerekirken aksine düşünceyle istemin reddi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlu ...in temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/04/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.