Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 16461 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 6810 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Alacaklı tarafından borçlu aleyhine bonoya dayalı olarak genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığı, örnek 7 ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun itirazı sonucu takibin durdurulduğu, alacaklının itirazın kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu ve mahkemece asıl alacağa ve işlemiş faize yönelik itirazın kaldırılmasına ve alacaklı yararına tazminata hükmedildiği anlaşılmaktadır.6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 117/1 maddesinde; “Muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer.” hükmü ile aynı maddenin 2. fıkrasında “Borcun ifa edileceği gün, birlikte belirlenmiş veya sözleşmede saklı tutulan bir hakka dayanarak taraflardan biri usulüne uygun bir bildirimde bulunmak suretiyle belirlemişse, bu günün geçmesiyle; haksız fiilde fiilin işlendiği, sebepsiz zenginleşmede ise zenginleşmenin gerçekleştiği tarihte borçlu temerrüde düşmüş olur. Ancak sebepsiz zenginleşenin iyiniyetli olduğu hâllerde temerrüt için bildirim şarttır.” hükmü yer almaktadır.Somut olayda; takibin keşidecisi borçlu, lehtarı alacaklı, keşide tarihi 06.04.2010 olan 25.000TL bedelli vade tarihi bulunmayan ve kambiyo senedi vasfına haiz bonoya dayalı olarak takip başlatıldığı, takip dayanağı bononun vade tarihi bulunmadığına göre ve takip tarihinden önce borçlunun 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 117. maddesine göre temerrüde düşürüldüğüne dair dosya içerisinde herhangi bir belgede bulunmadığına göre, takip tarihi itibariyle borçlu temerrüde düşmüş sayılır ve takip tarihinden önceki dönem için alacaklının dayanak bonodan dolayı işlemiş faiz talep etmesinin yasal dayanağı bulunmamaktadır.O halde mahkemece, takip tarihinden önceki döneme ilişkin işlemiş faize yönelik itirazın kaldırılması isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.