MAHKEMESİ: Beykoz İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 28/12/2012NUMARASI: 2012/280-2012/501Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Alacaklı tarafından borçlu hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatılmıştır. Borçlunun icra mahkemesine başvurusu; senedin vade tarihi ve miktar hanesinde tahrifat yapıldığından bahisle takibin iptali istemine yöneliktir.TTK.nun 690.maddesi göndermesiyle uygulanması gereken aynı Kanun'un 615/3.maddesi gereğince bononun vade tarihinin keşide gününden muayyen bir müddet sonraya ait bulunması zorunludur.Adli tıp uzmanı grafolog bilirkişi tarafından dosyaya sunulan raporda; 01.07.2009 tanzim tarihli takip konusu senedin vade tarihinin ilk olarak mavi mürekkepli kalem ile 01.05.2009 biçiminde iken sonrasında rakamların üzerinden siyah mürekkepli kalem ile gidilerek tarihinin 01.08.2009 şekline dönüştürüldüğü bildirilmiştir. Bu durumda vadenin düzeltilmemiş haliyle tanzim tarihinden önceki bir tarihi (01.05.2009 tarihini) taşıdığı ve yapılan değişiklikte keşidecinin parafının bulunmadığı anlaşılmaktadır.Bonoda paraflanmayan düzeltmeler tahrifat niteliğinde olup yapılmamış sayılacağından, bu haliyle senedin vade tarihinin tanzim tarihinden önceki bir tarih olması ve dolayısıyla takibe konu senedin bono vasfında olmaması nedeniyle takibin iptalinin gerektiği İİK.nun 170/a maddesinde hüküm altına alınmış ise de, aynı maddenin son fıkrasında borcun kısmen kabulü halinde bu madde hükmünün uygulanamayacağı öngörülmüş olup, borçlunun borcu kısmen kabulü ile artık İİK'nun 170/a maddesinin somut olayda uygulanma imkanı kalmamıştır.Yine borçlunun miktarda tahrifat ile ilgili iddiasına ilişkin bilirkişi raporunda; takip dayanağı bononun bedel bölümünün mavi mürekkepli kalem ile "2.850 TL" ve "3.850 TL" olarak düzenlenmiş olduğu , karışıklık üzerine meblağın üst kısmına borçlu tarafından paraf (düzeltme) imzasının atılmış olduğu, sonrasında siyah mürekkepli bir kalem ile 2 rakamının eklendiği ve "22.850 TL" biçimine dönüştürüldüğü bildirilmiştir.Alacaklının tahrifat öncesine ait senet bedeli üzerinden takibe devam hakkı bulunmakta olup, yukarıda özetlenen ve tahrifat öncesi senet bedelini kesin olarak tesbiti içermeyen rapor, bu konuda hüküm kurmaya yeterli olmadığından hükme esas alınamaz.O halde mahkemece bilirkişiden ek rapor alınarak, bunun mümkün olmaması halinde yeni bir bilirkişi incelemesi yaptırılarak tahrifattan önceki bono bedeli açık ve net şekilde tespit edilerek, tahrifat yolu ile ilave edilen kısım yönünden borca itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, senet bedelinde yapılan tahrifatın tek başına senedin kambiyo vasfını ortadan kaldırmayacağı düşünülmeksizin takibin tümden iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.