Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1613 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 35667 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Ankara 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 26/09/2013NUMARASI : 2013/243-2013/723 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi T.. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : İİK'nun 170/a maddesine göre borçlu, alacaklının kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibe hakkı bulunmadığını, takip dayanağı kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığını şikayet yolu ile ileri sürerek takibi iptal ettirebilir. Ancak aynı maddenin son fıkrası hükmüne göre “Her ne surette olursa olsun imza inkarı itirazı geri alınmış veya borç kısmen ya da tamamen kabul edilmiş ise bu madde hükmü uygulanmaz”. Somut olayda borçlu süresi içerisinde icra mahkemesine verdiği dilekçede, takibe konu bononun teminat bonosu olduğunu iddia etmiş olmakla birlikte; borçlunun 09/04/2013 tarihinde icra dosyasına gelip borcu kayıtsız şartsız kabul ettiği ve beyanının altını da imzaladığı, ayrıca Ankara 3. İcra Ceza Mahkemesi'nin 2010/284 E. sayılı dosyasında vermiş olduğu ifadesinde de ekonomik kriz nedeniyle borcunu ödeyemediğini, en kısa zamanda ödeyeceğini bildirdiği görülmüştür. Borç kabul edildiğinden İİK'nun 170/a-2 maddesinde yer alan dayanak belgenin kambiyo senedi niteliğini taşımaması olgusu iptal nedeni olarak kabul edilemez. O halde mahkemece, itirazın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/01/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.