Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16122 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 15070 - Esas Yıl 2007





MAHKEMESİ: Beykoz İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 07/06/2007NUMARASI: 2007/56-181Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından borçlu hakkında çek’e dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinin kesinleşmesinden sonra oluşan zamanaşımı nedeniyle borçlu vekilince TTK.nun 662, 726, 730 ve İİK.nun 71/33-a maddeleri uyarınca İcra Mahkemesinden icranın geri bırakılmasına karar verilmesinin istendiği anlaşılmaktadır. Takip dayanağı belge kambiyo senedi niteliğinde çek olduğundan olaya TTK.nun 726 ve 730. maddesi göndermesi ile 662 ve 663. maddelerinin uygulanması gerekir. TTK.nun 662. maddesinde zaman aşımını kesen sebepler” dava açılması, takip talebinde bulunulması, davanın ihbar edilmesi veya alacağın iflas masasına bildirilmesi” şeklinde sınırlı olarak sayılmıştır. TTK. nun 662.maddesinde zamanaşımını keseceği belirtilen dava açılması da alacaklı tarafından açılan dava veya borçlu tarafından açılan menfi tesbit davasıdır. İİK'nun 105. maddesinde şekil bulan geçici aciz vesikasına dayanılarak açılan tasarrufun iptali davaları zamanaşımını kesmez.Somut olayda, borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği 11.04.2006 tarihinden 15.02.2007 tarihine kadar alacaklı tarafça zaman aşımını kesen hiçbir işlem yapılmadığı ve bu tarihler arasında T.T.K.’nun 726.maddesinde öngörülen 6 aylık zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmaktadır. Yukarıda yapılan açıklamalar dikkate alındığında alacaklı tarafından İstanbul 11.Asliye Ticaret Mahkemesinde açılan 2006/786 esas numaralı tasarrufun iptali ve Bartın Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan 2006/245 esas numaralı satış işleminin butlanı ve tapu iptali davaları da zamanaşımını kesmeyeceğinden, Mahkemece borçlunun zamanaşımı itirazının kabulü yerine yazılı gerekçe ile reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 11.09.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.