MAHKEMESİ: Çorlu İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 30/04/2010NUMARASI: 2010/45-2010/45Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlu şirket aleyhinde ihtiyati haciz kararı ile başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte, borçluya ait olduğu dosyaya ibraz edilmiş 23 Kasım 2009 tarihli imza sirküleri, 13 Nisan 2010 tarihli genel vekaletname ve bonodan anlaşılan "..... Köyü asfaltı mevkii/..... -Tekirdağ" adresinde 05.04.2010 tarihinde menkuller (kumaş topları) haciz edilmiştir. Borçlu şirket yetkilisi haciz işlemi sırasında hazır bulunarak, bu menkullerin müşterileri üçüncü kişi E.B. tekstile ait olduğunu iddia etmiş ve ürün takip fişi ile depo ham stok takip kartı başlıklı belgeleri ibraz etmiştir. Alacaklı vekilinin borçlunun üçüncü kişi lehine ileri sürdüğü istihkak iddiasını kabul etmemesi üzerine icra memuru haciz işlemini gerçekleştirmiş ve İİK.97.maddesine göre takibin taliki yada devamı konusunda bir karar verilmesi için dosyayı icra mahkemesine göndermiştir.Mahkemece evrak üzerinde yapılan inceleme sonucunda haciz yapılan borçlu adresinde istihkak iddia eden şahsın ikamet ettiği ve haciz edilen eşyaların menkul olması sebebiyle mülkiyetinin, zilyetliğine sahip üçüncü şahsa ait olduğu yönünde Medeni Kanundan kaynaklanan karine bulunması sebebiyle ve bu karineyi çürütecek bir evraka da haciz mahallinde rastlanmadığından, mahcuzların istihkak iddia eden üçüncü kişi elinde bulunduğu nazara alınarak haczin, İİK.nun 99.maddesine göre yapılması gerekirken, 96.maddesine göre yapılması nedeniyle, istihkak iddiasının kabulü ve takibin ertelenmesine, alacaklıya istihkak davası açması için mehil verilmesine karar verilmiştir.Somut olayda dosya kapsamı nazara alındığında; borçlu adresinde haciz işleminin yapıldığı, üçüncü kişinin hazır olmadığı, borçlu temsilcisinin hazır bulunduğu ve üçüncü kişi lehine istihkak iddiasını ileri sürdüğü, ibraz edilen ürün takip fişi ...vs. ile bu menkullerin üçüncü kişiye ait olduğunun kanıtlanamadığı görülmektedir.O halde mahkemece mahcuz menkullerden mülkiyet karinesinin Medeni Kanun kapsamında borçlu lehine olduğu ve aksinin istihkak iddia edene ait bulunduğu nazara alınarak İİK. 96.maddesine göre haciz yapılması işleminin yerinde olduğu kabul edilerek takibin devamına ve 3.kişiye istihkak davası açması için mehil verilmesi yerine yazılı şekilde takibin ertelenmesine karar verilmesi isabetsizdir. Kabule göre de takibin talikine (ertelenmesine) karar verilmesi halinde dahi İİK.nun 97/6.maddesi uyarınca istihkak davası açma külfeti 3.şahsa ait olduğu halde, bu külfetin alacaklıya yüklenmesi yerinde olmadığı gibi, takibin talikine (ertelenmesine) karar verildiği halde İİK.nun 97/3.maddesi gereğine teminat alınmaması da doğru görülmemiştir.SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 22.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.