Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1544 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 21315 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ : Çorlu İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 16/12/2009NUMARASI : 2009/638-2009/745Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlu aleyhinde yapılan takipte, üç adet bağımsız bölümün tapu kaydı üzerine haciz konulmuştur. Borçlu vekili süresi içerisinde icra mahkemesinde, meskeniyet şikayetinde bulunmuştur. Mahkemece, borçlunun haline münasip evin değeri tesbit ettirilmeden, taşınmazın tek bir haneden ibaret olmadığı ve İİK' nun 82/12. maddesinde belirtilen şartlara uymadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir.İ.İ.K.’nun 82/12 maddesi gereğince, borçlunun “haline münasip” evi haczedilemez. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Buradaki “aile” terimi, geniş anlamda olup, borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan, bakmakla yükümlü olduğu kişileri kapsar. Mahkemece, şikayete konu dairelerin kıymeti ve borçlunun haline münasip meskeni temin etmesi için gerekli bedel bilirkişilere tesbit ettirildikten sonra, haczedilen yerin kıymeti bundan fazla ise satılmasına karar verilmeli ve satış bedelinden yukarıda nitelikleri belirlenen mesken için gerekli olan miktar borçluya bırakılmalı, kalanı alacaklıya ödenmelidir. Bu kıstasları aşan nitelik ve evsaftaki yerlerle, makul ölçüleri geçen oda ve salonu kapsayan ve ikamet için zorunlu ögeleri içeren bir meskenin dışındaki yerler, maddede öngörülen amaca aykırıdır.Somut olayda mesken sınırlarını aşar biçimdeki bir kaç apartman dairesinin tümünün mesken olarak kabulü olanaksız ise de, mahkemece, borçlunun haline münasip evi alabileceği değer yukarıdaki kurallara göre belirlenmeli ve borçludan şikayet konusu dairelerden hangisi üzerinde meskeniyet iddasında bulunduğu açıklattırılıp, sonucuna göre bir karar verilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 22.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.