Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15328 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 13291 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Gaziantep 3. Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 10/09/2013NUMARASI : 2013/804-2013/1581Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki hissedarlar M.. B.. ve M.. B.. tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Şikayetçi, Sulh Hukuk Mahkemesine başvurusunda; 34 parsel numaralı taşınmazın yüzölçümümün 8000 m2 olmasına rağmen satış ilanında 11.875 m2 olarak gösterildiğini, satış ilanının tirajı 50.000'in üzerinde olan bir gazeteyle ilan edilmediğini ileri sürerek taşınmazların ihalelerinin feshini istemiş, mahkemece istem kabul edilerek ihalelerin feshine karar verilmiştir.Ortaklığın giderilmesi ilamına dayalı olarak yapılan satışlara ilişkin ihalenin feshi davalarında alıcı ile birlikte hissedarların tamamının hasım olarak gösterilmeleri gerekir. Somut olayda şikayet dilekçesinde tüm hissedarlar taraf gösterildiği halde mahkemece hissedarlar davaya dahil edilmeden ihalenin feshine karar verildiği görülmüştür. Ayrıca, İİK.nun 126.maddesi taşınmaz ihalelerinde artırma ilanının ne şekilde yapılacağını düzenlemiştir. Anılan maddede, artırmanın satıştan en az bir ay önce yapılacağı açıklanmıştır. Dairemizce de bu kural sapma gösterilmeksizin uygulanmaktadır. Açıklanan maddenin son fıkrası göndermesi ile taşınmaz ihalelerinde de uygulanması zorunlu olan İİK.nun 114. maddesinde; "Satış açık artırma ile yapılır. Birinci ve ikinci artırmanın yapılacağı yer, gün ve saat daha önceden ilan edilir. İlanın şekli, artırmanın tarzı, yer ve günü ve gazete ile yapılıp yapılmayacağı icra memurunca alakadarların menfaatlerine en muvafık geleni nazarı dikkate alınarak tayin olunur" hükmü yer almaktadır. Görüldüğü üzere, her ihalenin gazetede ilan zorunluluğu bulunmayıp, satış memurluğuna, her iki tarafın menfaati gözetilmek koşulu ile bu konuda takdir yetkisi tanınmıştır. Satış memurluğunun 11.03.2013 tarihli satış kararında da, satışa çıkarılacak mala ilişkin ilanın bir gazete yayımlattırılmak suretiyle yapılmasına karar verilmiş, bu doğrultuda yerel gazetede ilan yapılmıştır.Satışı yapılan taşınmazların özellikleri dikkate alındığında, her yöreden alıcısı çıkabilecek otel, fabrika veya benzeri nitelikte bir mal olmadıkları anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece, Dairemizin içtihatlarına uygun olarak verilmiş satış memurluğu kararının aksine, ilanın Türkiye genelinde yayım yapan tirajı yüksek gazetelerden birinde yapılması gerektiği gerekçesi ile ihalenin feshine karar verilmesi doğru değildir.Öte yandan İİK.nun 134/8. maddesine göre, ihalenin feshini şikayet yolu ile talep eden ilgili, vaki yolsuzluk neticesinde kendi menfaatlerinin muhtel olduğunu ispata mecburdur. Bu nedenle ihalenin bozulması isteminde bulunan kimsenin, ihalenin bozulma nedeni olarak ileri sürdüğü yolsuzluk sonucunda kendi yararının çiğnenmiş olduğunu, bir başka deyişle yapılan ihaleden zarar görmüş bulunduğunu kanıtlaması gerekir. Oysa; 34 parsel numaralı taşınmazın yüzölçümünün satış ilanında fazla gösterilmesi, şikayetçinin lehine olup, ihaleye katılımı olumlu yönden etkileyeceğinden, şikayetçi bu hususu ihalenin feshi nedeni olarak ileri süremez. O halde mahkemece, öncelikle şikayet dilekçesinde yer alan hissesarların davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlandıktan ve varsa delilleri tesbit edildikten sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken bu husus gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Öte yandan HMK’nun 297. maddesinin (1). fıkrasının (e) bendi gereği hükümde “gerekçeli kararın yazıldığı tarihin” yer alması zorunlu olup, kanunun bu emredici hükmüne aykırı davranılması da doğru bulunmamıştır.SONUÇ : Hissedarlar M.. B.. ve Mehmet Boyno'nun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/05/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.