Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15236 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 16911 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: Ankara 14. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 19/02/2010NUMARASI: 2010/228-2010/147Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının temyizine ilişkin dilekçenin reddini mutazammın 19.10.2010 tarih, 11111/23823 sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Şikayetçi, yapılan haciz sırasında dosya borcuna kefil olduğundan dosya borcunu 31.01.2010 tarihi itibariyle faiz ve masraflar hariç 57.931,52 TL olduğu belirlendiğine göre bu miktar İİK'nun 363.maddesinde belirtilen temyiz sınırının üstünde olduğu anlaşıldığından kararın miktar bakımından temyizi mümkün olduğundan alacaklının karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin mahkeme kararının temyiz kabiliyeti bulunmadığından reddine ilişkin 19.10.2010 tarih ve 11111/23823 sayılı kararının oybirliğiyle kaldırılmasına karar verildikten sonra alacaklı vekilinin temyiz dilekçesinin incelenmesinde;İİK'nun 32.maddesi göndermesiyle aynı Yasa'nın 24/2.maddesine göre icra emrinde alacaklı ve borçlunun ve varsa mümessillerinin adları ve soyadları ile şöhret ve yerleşim yerlerinin yazılı olacağı belirtilmiştir.Somut olayda icra kefili adına çıkartılan icra emrinde borçlunun adının ve diğer unsurların yer almadığı, takip talebinde belirtilen borçluların isim ve ünvanlarının yer aldığı görülmektedir. Bu durumda borçluya gönderilen bu icra emri yukarıda belirtilen yasa hükümlerine uygun olmadığından usulsüzdür. Mahkemece şikayetin kabulü ile borçluya gönderilen icra emrinin bu nedenle iptaline karar vermek gerekirken aksi düşünce ile takibin iptaline karar verilmesi doğru değildir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 11.07.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.