Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 15021 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 29868 - Esas Yıl 2011
MAHKEMESİ: Şuhut İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 11/08/2011NUMARASI: 2011/14-2011/22Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :1) Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre alacaklının temyiz itirazlarının REDDİNE;2)Borçlunun temyiz itirazlarının incelenmesinde; Alacaklı tarafından borçlu aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla 13.05.2010 tarihinde icra takibine geçilmiş olup; ödeme emri 31.05.2010 tarihinde itiraz eden borçluya tebliğ edilmiştir. Borçlunun takibin kesinleşmesinden önce yapmış olduğu ödemelere istinaden icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, borcun takip dosyasına yatırılması sebebiyle, karar verilmesine yer olmadığı yönünde hüküm tesis edildiği görülmektedir. Hemen belirtmek gerekir ki; İİK'nun 169/a-1. maddesi hükmü aynen; “Hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder” düzenlemesini içermektedir. Borçlu İİK'nun 168/5 ve 169. maddeleri uyarınca yasal 5 günlük sürede borca itiraz etmiş, itiraz dilekçesi ekinde tahsilat makbuzlarına dayanmıştır. Borçlu şikayetinden açıkça feragat etmediği sürece, borcun ödenmesi ya da icra takip dosyasının infaz edilmiş olması itirazın incelenmesine engel değildir. Kaldı ki, borçlu, ödemeyi icra tehdidi altında yaptığını, bunun borcu kabul ettiği anlamına gelmediğini belirtmiş ve duruşmada da borcu cebri icra tehdidi altında ödemek zorunda kaldığını, itirazlarının devam ettiğini bildirmiştir.Mahkemece, yukarıda açıklanan İİK'nun 169/a-1. maddesi de gözetilerek, sözü edilen bu ödemeler ile ilgili belge asılları dosyaya celp edilip, yapılan ödemelerin takibe konu senede ilişkin olup olmadığı araştırılarak, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 03/05/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.