Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14951 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 6020 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ: Antalya 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 15/01/2013NUMARASI: 2012/992-2013/13Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipte borçluya ait ipotekli taşınmaz ihale sonucu takip alacaklısına alacağına mahsuben ihale edilmiş olup, borçlu, ipotek 2.071 m2 lik 2296 parseli kapsadığı halde, yapılan imar çalışması sonucu parselin 28317 ada 25 parsel olarak düzenlendiği ve 2.635.41 m2'ye çıktığı, ayrıca taşınmaz üzerine binan tesis edildiği ve taşınmazın son haliyle ihale edildiğini belirterek sebepsiz zenginleşme sebebiyle ihalenin feshini talep ettiği, mahkemece yapılan yargılama neticesinde ihalenin feshine karar verildiği anlaşılmıştır.Somut olayda borçlu tarafça kıymet taktirine itiraz edilmiş olup Ankara 5. İcra Hukuk Mahkemesi'nn 05.04.2012 tarih, 2011/1039 E, 2012/325 K. Sayılı karar ile 2296 parsel sayılı taşınmaz ile üzerindeki binanın değerinin tespit edildiği, ardından alacaklı tarafça 23.05.2012 tarihli taleple ipotekli taşınmazın bina ile birlikte satışına karar verilmesini talep ettiği, aynı gün talebin reddine karar verildiği, red kararının şikayete konu olduğu ve Antalya 2.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 19.06.2012 tarih 2012/520 E, 2012/578 K . sayılı kararıyla red kararının kaldırıldığı ve taşınmaz üzerinde bulunan binaların da muhtesat niteliğinde olduğundan taşınmazdan ayrı olarak satılamayacağına karar verildiği anlaşılmıştır. Bu karara dayalı olarak açık artırma ilanı hazırlanmış ve satış ilanı borçluya 22.08.2012 de tebliğ edildiği halde borçlu tarafça herhangi bir itirazda bulunulmamış, 12.10.2012 tarihli satışın ardından ihalenin feshi davası açılmış olup borçlunun , satış ilanının tebliğinin ardından yapmadığı itiraza dayanarak ihalenin feshini talep etmesi olanaklı değildir.O halde mahkemece ihalenin feshi isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.