MAHKEMESİ: Kemer İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 09/10/2012NUMARASI: 2012/78-2012/190Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlunun şikayeti, otelde haczedilen 16 kalem 18 adet eşyanın tapu kütüğünden beyanlar hanesinde kayıtlı olduğu ve bu nedenle taşınmazdan ayrı haczedilemeyeceği gerekçesi ile haciz işlemine dair icra müdürlüğü kararının iptaline ilişkin olup mahkemece, şikayetin reddine karar verilmiştir. MK.nun 686.maddesine göre; "Bir şeye ilişkin tasarruflar aksi belirtilmedikçe onun eklentisini de kapsar."Eklenti (teferruat), asıl şey malikinin anlaşılabilen arzusuna veya yerel adetlere göre işletilmesi, korunması veya yarar sağlanması için asıl şeye sürekli olarak özgülenen ve kullanılmasında birleştirme, takma veya başka bir biçimde asıl şeye bağlı kılınan taşınır maldır. Eklenti asıl şeyden geçici olarak ayrılmakla bu niteliğini kaybetmez. İİK.nun 83/c maddesi göndermesi ile uygulanması gereken MK.nun 862/2.maddesine göre ise; "Rehnin kuruluşu sırasında makine, otel döşeme eşyası gibi açıkça eklenti olarak gösterilen ve tapu kütüğünde beyanlar sütünuna yazılan şeyler, kanuna göre bu nitelikte olamayacakları ispat edilmedikçe eklenti sayılır." Bir başka anlatımla tapuya teferruat olarak kaydedilmiş olsa bile menkulün teferruat niteliğinde bulunmadığı iddia ve ispat edilebilir. MK.nun 684.maddesine göre ise; "Bir şeye malik olan kimse o şeyin bütünleyici parçalarına da malik olur." Bütünleyici parça (mütemmim cüz) yerel adetlere göre asıl şeyin temel unsuru olan ve o şey yok edilmedikçe, zarara uğratılmadıkça veya yapısı değiştirilmedikçe ondan ayrılmasına olanak bulunmayan parçadır. Mahkemece alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli olmayıp şikayete konu mahcuzların TMK.nun 684 ve 686. maddelerinde açıklandığı gibi, mütemmmim cüz veya teferruat niteliğinde olup olmadıkları, sözkonusu eşyaların otelle filili ve ekonomik bütünlük arz edip etmediği konusunda uzman bilirkişiden alınacak rapor ile belirlenmeli, mütemmim cüz veya teferruat niteliğinde bulunmayan mahcuzların haczedilebilecekleri düşünülerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.