Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1491 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 15053 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: Üsküdar 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 29/03/2011NUMARASI: 2008/852-2011/147Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :1-Alacaklının temyiz itirazlarının incelenmesinde; Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlu hakkında iki adet çeke dayalı olarak yapılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte, borçlunun, imzaya itirazı üzerine alınan bilirkişi raporu doğrultusunda isternin kabulü ile takibin iptali ile tazminat ve para cezası hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir. İİK'nun 169-a/5. maddesine göre; itirazın kabulü kararı ile takip durur. Mahkemece anılan hüküm gereği takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. 2- Borçlunun temyiz itirazlarının incelenmesinde, Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; İİK.nun 169/a-6.maddesinde; borçlunun itirazının icra mahkemesince esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde kötü niyeti veya ağır kusuru bulunan alacaklının, takip konusu alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edileceği düzenlenmiştir. Somut olayda, takibe konu çeklerin lehtarı olan takip alacaklısı tarafından keşideci sıfatıyla muteriz borçlu takip edildiğine ve yukarıda açıklandığı üzere mahkemece istemin kabulüne karar verildiğine göre takip yapan alacaklının en azından ağır kusurlu olduğunun kabulü gerekir. O halde, mahkemece asıl alacak miktarı üzerinden borçlu yararına tazminata hükmedilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile tazminat isteminin reddi doğru görülmemiştir. SONUÇ : Tarafların temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (1) ve (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 24/01/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.