MAHKEMESİ : İzmir 8. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 05/10/2010NUMARASI : 2010/1153-2010/976Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlu 21.01.2010 tarihinde icra dairesine gelerek, dosya borcunun tamamına icra kefili olmuş, icra emrini de aynı gün tebliğ alarak İİK.nun 20. vd maddelerindeki sürelerden feragat ederek, SSK''dan aldığı emekli maaşından aylık 400 YTL kesinti yapılmasına muvafakat ettiğini bildirmiştir. İcra dairesince alacaklı vekilinin talebi ve borçlunun muvafakat üzerine ilgili kuruma 29.04.2010''da haciz müzekkeresi yazılmıştır. Borçlu maaşının icra dairesince haczedilmesinden sonra 17.09.2010 tarihinde icra mahkemesine başvurarak muvafakatın geçersiz olduğunu, kesinti nedeniyle geçinemediğini ileri sürerek haczin kaldırılmasını talep etmiştir. Haciz, muvafakat ve şikayet tarihi itibariyle olaya uygulanması gerekli 17.04.2008 tarih ve 5754 Sayılı Kanunun 56.maddesi ile değişik 01.10.2008''de yürürlüğe giren, 5510 Sayılı Kanunun 93.maddesinde; "Bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının genel sağlık sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez. Gelir, aylık ve ödenekler 88.maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez" düzenlemesi yer almaktadır. Bu maddede yapılan ve 28.2.2009 tarihinde yürürlüğe giren değişiklikle de; "Bu fıkraya göre haczi yasaklanan gelir, aylık ve ödeneklerin haczedilmesine ilişkin taleplerin, borçlunun muvafakati bulunmaması halinde, icra müdürü tarafından reddedileceği" belirlenmiştir. Bu yasa İİK.nun 83/a maddesine göre daha özel düzenleme içerdiğinden, 28.2.2009 tarihi ve sonrasında borçlunun yapacağı ve 5510 Sayılı Yasanın 93.maddesi kapsamında gelir, aylık ve ödeneklerin haczine ilişkin hacizden önceki muvafakatleri geçerli olacaktır. Somut olayda borçlunun 21.01.2010 tarihinde icra kefili olması ve icra emrinin icra dairesinde aynı gün tebliğinden sonra, lehine olan sürelerden feragat etmesi nedeniyle aleyhindeki takip kesinleştiğinden muvafakatı hüküm doğurur. Bu durumda mahkemece, borçlunun muvafakatının geçerli olduğu ve yukarıda açıklanan 5510 Sayılı Yasanın 93/son maddesi gereğince haczin usulüne uygun bulunduğu nazara alınarak şikayetin reddi yerine yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 07/07/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.